Eskişehir Tuhafiyeciler ve İşportacılar Odası Başkanı Ali Safa Şen şu ifadeleri kullandı;
"Bildiğiniz gibi şehrimizin veya ülkemizin değişik il ve ilçelerinde festivaller, panayırlar, alışveriş günleri gibi etkinlikler açık ya da kapalı alanlarda düzenlenmektedir.
Dolayısıyla bu alışveriş günleri esnafımıza çok ciddi zararlar vermektedir.
Odalarımızın o illerdeki veya ilçelerdeki başkanları, birlik başkanlarına ve federasyonumuza bu konuda ciddi serzenişlerde bulunmaktadır.
Esnafımızın işinin baltalandığı, alışverişinin etkilendiği yönünde şikâyetler gelmektedir.
Biz de hem federasyonumuz hem konfederasyonumuz açısından konuyu ciddi biçimde takip ediyoruz.
Ben de yasayı inceledim. 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un ikinci maddesi şöyle diyor:
Mali idareler ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarıyla bunların ortağı olduğu şirketler ve diğer tüzel kişiler, perakende işletmelerinin katılımıyla yılın belli dönemlerinde ilçe, il, bölge veya ülke düzeyinde alışveriş festivali düzenleyebilir.
Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının bu festivaller için ayıracakları ödenek miktarı bütçelerinin yüzde beşini geçemez.
Alışveriş festivalinin başlangıç ve bitiş tarihleri, festival programı ve uygulama alanı önceden bakanlığa bildirilir.
Dolayısıyla bu yasada, bu festivallerin yapılabilmesi için belli kuruluşlardan izin alma zorunluluğu bulunmamaktadır.
Etkinliği düzenleyenler, istedikleri zaman ve yerde belediyelerden veya şahıslardan kapalı ya da açık alan kiralayarak festival düzenleyebilmektedir.
Bu da esnafımıza ciddi zarar vermektedir.
Federasyonumuz TESK aracılığıyla bu yasanın yeniden düzenlenmesi ve festivallerin ancak birliklerden, mülki amirlerden, ticaret odasından ve ticaret il müdürlüğünden izin alınarak yapılabilmesine yönelik bir ek madde getirilmesi için girişimde bulunmuştur.
Önümüzdeki dönem meclis açıldığında bununla ilgili bir yasa tasarısı gelecektir.
Esnafımıza ticari anlamda ciddi zararlar verildiğini biliyoruz. Her yerden telefonlar geliyor.
Ama bir de işin diğer boyutu var: Bu festivallerin altyapısız alanlarda yapılması halk sağlığını da tehdit etmektedir.
Özellikle gıda ürünlerinin nereden geldiği, nasıl imal edildiği belli değil. Resmî denetimler yapılsa da sürekli kontrol mümkün olmuyor.
Aynı şekilde tekstil ürünlerinde de üretim yeri, kalitesi, dayanıklılığı belli olmayan mallar satılıyor. Etiket ve garanti belgeleri yok. Bu durum hem esnafımızı ticari anlamda hem de halkımızı sağlık açısından olumsuz etkilemektedir.
Genellikle bu festivallere izin verenler belediyeler oluyor. Belediye başkanları “halkımız istiyor” diyerek gerekçe sunuyor. Oysa halkımız zaten esnaftan alışveriş yapıyordu. Bu tür etkinliklere ihtiyaç yoktu.
Bazı belediyeler kendilerini ön plana çıkarmak için bu festivallere destek veriyor ve halkın sağlığını riske atıyor.
Biz bu yasa değişikliğini önümüzdeki dönemde mecliste gündeme getirmek için uğraşacağız.
Ayrıca bu festivallerin bazen “Spor kulübü yararına” ya da “yardım kuruluşu yararına” diye duyurulduğunu da görüyoruz. Ancak bu da tepkiyi azaltmak için kullanılan bir yöntemdir.
Oysa gerçekten o ilin esnafıyla birlikte, resmi izinler alınarak, sorumluluğu odaların üstlendiği alışveriş günleri düzenlenebilir. Böyle bir durumda sorun olmaz.
Ama rastgele düzenlenen festivaller esnafımıza da halkımıza da zarar veriyor.
Biz Eskişehirspor’u da seviyoruz, toplum yararına yapılan her etkinliği destekliyoruz. Ancak bunun bir ölçü dahilinde, düzen ve kontrol içinde yapılması gerekir."