Eskişehir Ticaret Odası Temmuz ayı meclis toplantısında konuşan meclis üyesi Ercan Üstünbaş şu ifadeleri kullandı;
“Son günlerde yaşanan yangın olayları nedeniyle hepimiz, biliyorsunuz, son derece muzdaribiz. Hepimizin ciğeri yanıyor. Bugün buraya, bu konuda bir kamuoyu oluşturmak amacıyla geldim. 2021 yılından bu yana meydana gelen yangınlar nedeniyle yaklaşık 150 bin hektar ormanımız yok oldu. Yani toplamda 160 bin futbol sahası büyüklüğünde orman kaybettik. Çocuklarımızın geleceği açısından ne yazık ki kötüye gidiyoruz. Çölleşmeye doğru gidiyoruz.
Sıcaklıklar 40-45 derecelere kadar çıkıyor. Elbette mevsim şartlarının bu şekilde değişmesinin de yangınlarda etkisi var. Bilmiyorum olur mu ama biz hep “vah vah”, “tüh tüh” diyerek ilerliyoruz. Bu teknolojik çağda mutlaka yapabileceğimiz bir şeyler vardır.
Sosyal medyada görüyoruz: “Çam ağaçları yerine meyve ağaçları dikelim” ya da “Çamların arasına meyve ağaçları dikelim” önerileri var. Denildiğine göre, meyve ağaçları kolay kolay yanmıyormuş, isteseniz de yok edemiyormuşsunuz. Tarımcılar bu konuda daha sağlıklı bilgi verecektir elbette. Eğer Sayın Başkanım uygun görürse, valilik bünyesinde İtfaiye, Orman Müdürlüğü, Jandarma, Belediyeler, Polis, AKUT gibi kurumların da içinde olacağı bir komisyon kurulabilir mi?
Yangın çıktıktan sonra söndürmek elbette çok zor ama, yangın çıkmadan bir şeyler mutlaka yapabiliriz. Şöyle bir öneride bulunmak istiyorum. Her il ya da üç ili kapsayan şekilde bir yangın söndürme uçağı veya bir helikopter alınamaz mı? Böyle bir seferberlik başlatılamaz mı? Yunanistan’la kıyasladığımızda, Türkiye’de yaklaşık 6 kat daha fazla orman alanı var. Ama Yunanistan’ın bizden 2 kat daha fazla yangın söndürme uçağı olduğu söyleniyor. Söndürme uçakları gerçekten çok büyük bir çözüm olabilir.
Ağaçlandırma seferberliği yerine ya da ona ek olarak, Her il ya da 3 il bir araya gelerek birer uçak veya helikopter alabilir mi? 1 milyon dolar civarında maliyetlerden söz ediliyor ama bu konuda net bir araştırma yapamadım. Eğer bir fon kurulsa, böyle bir girişim başlasa, inanın yaşadığımız bu büyük yangın felaketleri belki de çok daha erken söndürülebilir. Sayın Başkanım, bu konuda sizden rica ediyorum. Böyle bir komisyon kurulursa ben de gönüllü olarak yer almak isterim. Konuşmamı şu Kızılderili atasözüyle bitirmek istiyorum: “Son ırmak kuruduğunda, Son balık öldüğünde Ve son ağaç yok olduğunda Paranın yenilemeyecek bir şey olduğunu Beyaz adam anlayacak.”