Eskişehir’in Sazova Mahallesi’nde Tepebaşı Belediyesi tarafından hayata geçirilecek cemevi projesinin temel atma töreni gerçekleştirildi.

Törende konuşan Eskişehir Vali Yardımcısı Dr. Hasan Çiçek şu ifadeleri kullandı;

“Yaratılanı severiz Yaradan’dan ötürü” diyerek gönül kapılarını bizlere açan kıymetli canlar, hepinizi en içten duygularımla, sevgiyle ve muhabbetle selamlıyorum. Bugün burada sizlerle birlikte olmaktan büyük bir onur ve şeref duyduğumu ifade etmek isterim.

Bugün sadece bir cemevinin temelini atmak için bir araya gelmedik. Asırlardır bu toprakları mayalayan sevginin, hoşgörünün ve birliğin yeni bir kalesini inşa etmek için “Bismillah” diyoruz, “İsm-i Şah” diyerek yola çıkıyoruz.

Üzerinde yaşadığımız kadim şehir Eskişehir; kuruluşun ve kurtuluşun şehri olduğu kadar bir gönül coğrafyasıdır. Bilindiği üzere, Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeye başladığı dönemlerde Eskişehir ve çevresi, Türkmen boylarının en yoğun yerleştiği, ocaklarını tüttürdüğü önemli sancaklardan biri olmuştur. Horasan’dan doğan o manevi yürüyüş, Hoca Ahmet Yesevi’nin hikmetleriyle beslenmiş ve bu topraklara can olmuştur.

Bu topraklar, Seyyid Battal Gazi’nin kahramanlığıyla, Hücaettin Veli’nin irfanıyla, Yunus Emre’nin duru Türkçesiyle ifade ettiği insan sevgisiyle yoğrulmuştur. Bu sebeple Eskişehir’deki Alevi-Bektaşi geleneği, sonradan eklemlenmiş bir yapı değil; bu şehrin özü, kökü, bizzat kurucu harcıdır.

Tarih boyunca bu kültür, eline-beline-diline sahip olmayı öğütlemiş; “İncinirsen de incitme” diyen bir ahlak anlayışını toplumun vicdanına nakşetmiştir.

Kıymetli canlar, bugün temelini atacağımız bu cemevi, işte bu köklü mirasın günümüzdeki tepebaşı temsilcisi olacaktır. Burası, Hacı Bektaş-ı Veli’nin “Bir olalım, iri olalım, diri olalım” çağrısının yankılanacağı bir birlik meydanı; gençlerimizin ilim, edep ve kültürle donanacağı bir eğitim yuvası; darda ve yolda kalanın kapısı olacaktır.

Burası, bilgi toplumunun bir parçası olan; gönlünde iman taşıyan gençlerin ocağı olacaktır. Devlet olarak temel görevimiz, vatandaşlarımızın inançlarını, kültürlerini ve örflerini özgürce yaşayabilecekleri imkânları sağlamaktır. Çünkü biliyoruz ki cemevlerinde kaynayan aşta, dönülen semahta, çalınan sazlarda ayrılık değil birlik; kavga değil barış; nefret değil muhabbet vardır.

Bu eserin ortaya çıkmasında başta Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı Ali Durur olmak üzere; emeği geçen, tuğlasına harç koyan, maddi ve manevi desteğini esirgemeyen herkese huzurlarınızda teşekkür ediyorum.

İnanıyorum ki bu çatı altında edilecek dualar, ülkemizin dirliğine ve milletimizin birlik beraberliğine vesile olacaktır. Sözlerimi Hünkâr Hacı Bektaş-ı Veli’nin o güzel duasıyla tamamlamak istiyorum:

“Sevgi muhabbet kaynar yanan ocağımızda,
Bülbüller şevke gelir gül açar bağımızda,
Hırslar, kinler yok olur aşkla meydanımızda,
Aslanlar ceylanlar dosttur kucağımızda.”

Temelini attığımız bu cemevinin şehrimize ve kültürümüze hayırlı olmasını diliyor, başarıyla tamamlanmasını temenni ediyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyor ve Allah’a emanet ediyorum.”