Hakan Şapçı’nın göreve geldiği günden bu yana takıma dokunuşu çok net hissediliyor. Sahada oynanan futbolda bir sistem var, bir plan var ve oyuncuların bu plana olan inancı da giderek artıyor. Hoca sadece antrenmanlarda değil, maç esnasındaki müdahaleleriyle de fark yaratıyor. Bu da Eskişehirspor’un uzun süredir özlediği bir teknik direktör profili.
Geçtiğimiz hafta düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamalar, takım içindeki disiplinin ve adaletin temelini de gösterdi. Oyuncularla ilgili konuşurken hiçbir şeyi saklamadı. Kim iyiyse onu övdü, kim yetersizse bunu da açık açık söyledi. “Bazı oyuncular beni şaşırttı, kendilerine çeki düzen vermeleri gerekiyor” derken aslında takımdaki rekabet ortamının da fitilini ateşledi. Bu, profesyonel bir takım için çok önemli bir mesajdı. İyiyi takdir eden, eksiği de yüzüne söyleyen bir teknik adam, takımın gelişimi açısından büyük şans.
Söke 1970 maçına zorunlu bir değişiklikle başladı. Sağ bekte Bahadır’ın yokluğu dikkat çekti, onun yerine Ozan İsmail’e görev verdi. Aslında devşirme bir sağ bek tercihi yaptı. Bedran da bu rolde oynayabilecek bir isimdi ama belli ki antrenmanlarda gördüklerinden sonra tercihini Ozan’dan yana kullandı. Bu da hocanın sadece isimlere değil, o haftaki form durumuna baktığını gösteriyor. Hakan Şapçı genelde galip gelen kadroyu fazla bozmamaya özen gösteriyor. Takım düzenini korumak, futbolcular arasındaki uyumu zedelememek onun en çok dikkat ettiği konulardan biri.
Maçın gidişatında da doğru hamleleri vardı. Devre arasında çift forvete dönmek yerine akılcı bir tercih yaptı. Batuhan’ı çıkarıp Mehmet Fuat Gölbaşı’nı oyuna aldı. İlk yarıda Eskişehirspor fazla pozisyon bulamadı. Rakip dirençliydi, kolay teslim olmadı. Ancak ikinci yarıda işler değişti. Akın’ın çok şık pasında İsmail Kulet kaleciyle karşı karşıya kaldı. Dönen topu Mehmet Fuat Gölbaşı profesyonel bir vuruşla ağlara gönderdi. Ne panik yaptı ne topu düzeltmeye çalıştı; sadece gelişine vurdu ve golü attı. Ardından yine Akın’ın ortasında gelen kafa golüyle skor 2-0’a geldi. Bu gol, hem takımı rahatlattı hem de tribünleri coşturdu.
Bu galibiyetle Eskişehirspor üst üste üçüncü kez kazandı. Son 4 maçta 10 puan aldı. Üstelik iki maçtır kalesinde gol görmemesi de ayrı bir başarıydı. Takım savunmada daha sağlam, hücumda ise daha özgüvenli bir görüntü sergiliyor. Mehmet Fuat Gölbaşı’nın attığı gol, sadece skoru değiştirmedi; aynı zamanda takımın inancını da güçlendirdi.
Ligde artık 10 haftalık periyot geride kaldı ve artık herkes Eskişehirspor’un yavaş yavaş rayına oturduğunu kabul ediyor. Oyuncuların birbirine alıştığı, hocanın sisteminin sahaya daha iyi yansıdığı bir dönemden geçiliyor.
Ancak tam bu hava yakalanmışken, bahis soruşturması nedeniyle lige ara verilmesi takım adına talihsiz bir durum oldu. Formda olan bir ekibin ritminin kesilmesi her zaman olumsuz etki yaratır. Bu ara, moral ve motivasyon anlamında iyi gelmeyebilir. Yine de Eskişehirspor’un son haftalarda gösterdiği mücadele, karakter ve takım ruhu bu zorlu süreci de atlatabilecek güçte olduğunu gösteriyor. Bu şehir zaten pes etmeyi sevmez. Eskişehirspor da o ruhu yeniden sahaya taşımaya başladı.