Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı Fesih Bingöl şu ifadeleri kullandı;
“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grup kurma sayısı 20 milletvekilidir. Şu anda bizde 21 milletvekili var; bu sayı herhangi bir sıkıntı oluşturmaz. Ancak çok sağlam kaynaklardan aldığım bilgilere göre şu an 3-4 milletvekiliyle daha görüşmeler yürütülüyor. Dolayısıyla herhangi bir sorunumuz yok. Bu yeni grup, Meclis’teki çalışmalarını sürdürecek. Türkiye’nin de buna ihtiyacı var.
Ama şunu kabul etmek gerekir: Türkiye’nin yeni süreciyle ve anayasal değişiklikle ilgili olarak partiler üzerinde maalesef bir operasyon yürütülüyor. Bu noktada Saadet Partisi ciddi bir direnç gösteriyor. Saadet Partimizin bu direnci, Gelecek ve DEVA Partisi’ndeki duyarlı milletvekilleriyle birlikte çalışma gerekliliğini ortaya koyuyor. Buna gerçekten ihtiyaç var. Ben bunun bir operasyon olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de şu anda en güçlü muhalefeti Saadet Partisi yapıyor.
Tabii bunu söylerken 1. muhalefet partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’ni bunun dışında tutuyorum. Ancak AK Parti’nin gerçekten etkilendiği muhalefet anlayışını, Saadet Partisi’nin, Gelecek Partisi’nin ve DEVA Partisi’nin oluşturduğu “Yeni Yol Grubu” sergiliyor. Bu özel bir bilgidir. Sayın Cumhurbaşkanı, Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Grubu’nun söylediklerini çok önemsemiyor olabilir, ancak “Yeni Yol Grubu” bir konuyu gündeme getiriyorsa, bunu çok ciddiye alıyor ve buna göre tedbirler geliştiriliyor. Bu grubun devam etmesi Türkiye için gereklidir. Bu dönemde, dışarıdan yapılan ve bir ayağı olmayan operasyonların da yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Evet, burada bir operasyon var.
Saadet Partililer olarak, merhum Erbakan Hocamızın da söylediği gibi, sivil, demokratik, insan haklarını önceleyen, herkesin kendi tarifini içinde bulabildiği özgürlükçü bir anayasadan yanayız. Söylediğim bu anlayış belki on maddeden müteşekkildir ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılar. Yani tekrar etmek gerekirse: sivil, demokratik, insan haklarını önceleyen, herkesin kendini içinde bulabildiği özgürlükçü bir anayasa istiyoruz.
Bizim bu çalışmalardaki temel talebimiz budur. Bu dört-beş temel ekseni içeren argümanlarımızı da ifade edeceğiz. Şu an bir anayasa var ama bu anayasa uygulanmıyor. Türkiye’nin ihtiyacı olan anayasa bu özelliklere sahip olmalıdır. Eğer bu niteliklere sahip bir anayasa yapılabilecekse, bu Türkiye’nin geleceği için çok faydalı olur. Ancak başka amaçlarla bir anayasa değişikliği düşünülüyorsa, biz bu süreçte yer almayız.”