Kahvaltılarda reçelle, öğle yemeklerinde sandviç olarak, hatta hamburgerlerde bile karşımıza çıkıyor. Peki bu kadar popüler olmasının sebebi gerçekten lezzeti mi, yoksa sadece Fransız etkisi mi?
Brioche aslında bir hamur işi ile ekmek arası bir tür. Yani klasik beyaz ekmek gibi sade değil; içinde bol miktarda tereyağı, süt ve yumurta var. Bu da onu hem daha aromatik hem de çok daha yumuşak yapıyor. Fransızlar yüzyıllardır bu ekmeği bayramlarda, özel kahvaltılarda tüketiyor. Kısacası brioche onların “pazar sabahı lüksü”.
Besin değerine gelirsek: Brioche, klasik ekmeğe göre daha yüksek yağ ve kalori içeriyor. Bir dilimi neredeyse küçük bir tatlı kadar enerji verebiliyor. Yani günlük ekmek yerine brioche tüketmek, farkında olmadan alınan ekstra yağ ve şekere davetiye çıkarmak demek. Ancak tamamen “zararlı” demek de doğru olmaz. İçeriğindeki süt ve yumurta, protein ve B vitamini açısından küçük de olsa katkı sağlar.
Peki hiç yemesek ne olur? Açık konuşalım, pek bir şey olmaz. Çünkü brioche bir temel besin değil, bir zevk unsuru. Ekmek yerine onu tercih etmek zorunda değiliz. Ama bazen bir fincan kahvenin yanına eşlik eden sıcak bir brioche, sadece karnı değil, ruhu da doyurur.
Sonuçta brioche, “gereksiz ama keyifli” kategorisinde. Popülerliği Fransız romantizmiyle harmanlanmış bir kültürel sembol aslında. Arada bir, kendimizi ödüllendirmek için soframıza konuk olabilir. Yeter ki onu “ekmek” değil, tatlı bir kaçamak olarak görelim.