Genç Feministler Federasyonu üyeleri, öldürülen Meliha Keskin için bir araya geldi. Federasyon adına konuşmayı Hilal Şahin yaptı. Şahin, “Meliha, Erciyes Üniversitesi’nde, kendi fakültesinin önünde, beş yıl önce boşandığı erkek Ferhat Karakaya tarafından pompalı tüfekle öldürüldü” diyerek başladı.

Açıklamada, olayın ardından yöneltilen sorular dikkat çekti: “Failin üniversite kampüsünde ne işi vardı? Pompalı tüfeği nasıl içeri sokabildi? Neden kimse arabasını kontrol etmedi?” Güvenlik önlemlerine yönelik bu soruların cevapsız kalmasının, yaşanan olayı daha da ağırlaştırdığı belirtildi.

Hilal Şahin, açıklamasında kampüs güvenliğine ilişkin çelişkilere vurgu yaptı. “Alkol kontrolü için termosların içini arayan güvenlik görevlileri, öğrenci bile olmayan birinin tüfekle kampüse girmesine nasıl izin verdi?” dedi. Şahin, Hacettepe Üniversitesi’nde yaşanan saldırıyı hatırlatarak, “Kadın cinayeti failleri üniversitelere rahatça girerken, kadın ve LGBTİQ+ topluluklarının kurulması engelleniyor” ifadelerini kullandı.

Olayın ardından Erciyes Üniversitesi tarafından öğrencilere gönderilen bilgilendirme mesajı da tepki çekti. Rektörlüğün olayı “münferit” olarak nitelendirmesine karşı çıkan Şahin, “Bir kadının kampüste silahla öldürülmesi asla münferit değildir” dedi. Ayrıca üniversitenin kampüs girişlerine turnike koyma kararını eleştirerek, “Bu önlemler failleri durdurmaz, sadece öğrenciler üzerindeki denetimi artırır” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, Meliha Keskin’in yaşamını yitirmesine yol açan süreç de ayrıntılı biçimde anlatıldı. 41 suç kaydı bulunan ve elektronik kelepçeyle izlenen Ferhat Karakaya’nın, defalarca şikâyet edilmesine rağmen serbest dolaştığı belirtildi. Şahin, “Meliha’nın şikayetleri dikkate alınsaydı bugün yaşıyor olacaktı. Elektronik kelepçe tedbiri düzgün uygulansaydı, Meliha aramızda olurdu” dedi.

Federasyon açıklamasında, yalnızca olayın faili değil, sürece dahil tüm yetkililerin de sorumluluğu olduğu vurgulandı. “Kampüse tüfekle girmesine izin verenler, gerekli önlemleri almayanlar, adil yargılama görevini yerine getirmeyen kurumlar bu ölümden sorumludur” denildi.

Hilal Şahin, daha önce yaşanan benzer olaylara da dikkat çekti. 30 Ağustos’ta 15 yaşındaki Hilal Özdemir’in Boğaziçi Üniversitesi’ndeki bir düğün sırasında vurularak hayatını kaybettiğini hatırlattı. “Tıpkı Hilal gibi, Meliha da toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kurbanı oldu” dedi.

Genç Feministler Federasyonu açıklamasını, “Cezasızlığa, ihmale, sessizliğe artık tahammülümüz yok. 6284 sayılı kanun uygulansın” sözleriyle sonlandırdı. Şahin, “Kadınların yaşam hakkını korumayanlara karşı susmuyoruz. Genç Feministler olarak Meliha Keskin davasının takipçisi olacağız” dedi.