Zafer Partisi Eskişehir İl Başkanı Hasan Demir şu ifadeleri kullandı;

"Açıklamama, Vatan Şairi Namık Kemal’in 93 Harbi sırasında, 1878 yılında yazdığı şu iki dizeyle başlamak istiyorum:

“Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini,
Yokmuş kurtaracak bahtı kara mâderini.”

Evet, Büyük Osmanlı İmparatorluğu, 1683 yılındaki II. Viyana Kuşatması sonrası geri çekilişe başlamış; 1800’lü yılların başından itibaren ise büyük toprak kayıpları yaşamıştır. Bu süreçte çok büyük mücadeleler veren Türk milleti, maalesef 1921’deki Sakarya Meydan Muharebesi’ne kadar geri çekilmek zorunda kalmıştır. 1921’e giden süreçte onlarca ihanet, onlarca sıkıntı yaşanmıştır.

1921 sonrasında, İstiklal Harbi’nin ardından Cumhuriyet, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları tarafından ilan edilmiş; Türkiye Cumhuriyeti tüm dünyaya duyurulmuştur. 1923 sonrası gelişmeler bize göstermiştir ki Türkiye Cumhuriyeti ve Anadolu coğrafyası, her daim ihanetle yüz yüze gelme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır.

Bu süreçte, 1919 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk Samsun’dan Kırşehir’e geçtiğinde, Namık Kemal’in dizelerine ithafen şu ifadeyi kullanmıştır:

“Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara mâderini.”

İşte bu duygu yoğunluğuyla Kurtuluş Harbi’ni, İstiklal Harbi’ni gerçekleştirdik. Az önce bahsettiğim gibi, Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet payidar kılmak adına kurduk. Daha önce verdiğimiz demeçlerde de belirttiğimiz gibi, tarihin aptallar için tekerrürden ibaret olduğunu özellikle vurgulamıştık. Evet, tarih aptallar için tekerrürden ibarettir.

Biz Türk milleti olarak, bu tekerrür sahnesini bir kez daha yaşamamak adına, son dönemde yaşanan gelişmeleri kamuoyuyla paylaşmak ve Zafer Partisi’nin bu süreçlerdeki tavrını açıklamak için bu basın açıklamasını yapma zarureti doğmuştur.

Dün itibarıyla Cumhurbaşkanımız ve mevcut yapıda AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, sürecin AK Parti, MHP ve DEM Parti olarak üçlü koalisyon şeklinde sürdürüleceğini beyan etmiştir.

Peki öncesinde ne oldu?

Bölücü terör örgütünün elebaşı Abdullah Öcalan bir video yayımlattı. Bu video bir manifesto niteliği taşımakta. Videoda, 1984 yılından 2025 yılına kadar silahlı mücadele sonucunda elde edilmesi gereken her şeyi örgütün elde ettiği, bundan sonraki sürecin ise demokrasi adı altında meclislerde sürdürülmesi gerektiği ifade edilmektedir.

Bu manifesto bize göstermektedir ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, hangi pazarlıklar yapılırsa yapılsın, terör örgütüne bir şekilde alan açmak zorunda kalmıştır. Terörist başı, narko-terör örgütünün lideri olarak İmralı’dan sunduğumuz lükslerle pervasızca açıklamalar yapmaya devam etmektedir.

Biz de buradan, Zafer Partisi olarak, 22 Ekim 2024’te Devlet Bahçeli’nin Meclis konuşmasının ardından yaktığımız çoban ateşini daha da büyüterek sokak ve salon çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğimizi beyan ediyoruz.

Konuya Mehmet Akif Ersoy’un bir dizesiyle devam etmek istiyorum:

“Âti’yi karanlık görerek azmi bırakmak,
Alçak bir ölüm varsa, eminim budur ancak.”

Biz, Türk milletinin geleceğini hiçbir şart altında karanlığa teslim etmeyecek ve etmemek için tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. Zafer Partisi olarak, gerek Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit Özdağ, gerek genel merkez yapımız, gerekse taşra teşkilatlarımızla birlikte Türk milletinin birliği, beraberliği ve Anadolu coğrafyasında yaşamanın zorluklarını birlikte aşma kararlılığındayız.

Zafer Partisi, geçmişte nasıl sokakta Türk milletini uyandırma hassasiyetini gösterdiyse, bundan sonra da aynı kararlılıkla Türk milletine “teröristle pazarlık olmaz, müzakere olmaz; mücadele olur” gerçeğini hatırlatmaya devam edecektir.

Genel Başkanımız, her fırsatta, girdiği her alanda ve programda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hassasiyetini taşıyan tüm Türk vatandaşlarını, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını, Zafer Partisi’ne destek olmaya çağırmaktadır.

Bizler de buradan, vatanını, milletini, hürriyetini ve devletini her şeyden üstün tutan Türk milletini — ister AK Partili, ister Milliyetçi Hareket Partili, isterse süreci dışarıdan desteklediği açıkça görülen Cumhuriyet Halk Partili kitle olsun — Zafer Partisi’ne davetle mükellefiz.

Bu daveti her ortamda yapmaya devam edeceğiz. Omuz omuza vereceğimiz mücadeleyle Türk milletinin hassasiyetini sahaya yansıtmaya kararlıyız.

Bu minvalde, sesimize ses veren, bizimle birlikte hareket eden, özellikle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni bir gemi ve bu gemiyi usta kaptanlarla doğru limana ulaştırma derdinde olan kıymetli Türk milletine verdikleri destekten dolayı öncelikle teşekkür ediyoruz.

Eskişehir özelinde, 14 Ocak günü parti teşkilatlarımıza desteğini beyan ederek, genel başkanımız tarafından kıymetli belediye meclis üyemiz Kemal Güner Poyraz partimize katılmıştı ve rozet merasimini burada gerçekleştirmiştik.

Dün itibarıyla ise genel başkanımızın Kocaeli programına katıldık ve orada da kıymetli belediye meclis üyemiz Murat Serin partimize katılarak gücümüze güç katmıştır. Bu katılımlar artarak devam edecektir.

Türk milleti, zafere doğru, doğru kaptanlarla doğru limana yürümeye azimle ve kararlılıkla devam edecektir."