Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanvekili Hasan Ünal şu ifadeleri kullandı;
Karabayır konusundan girelim isterseniz. Burada biliyorsunuz bir fay vardı. Bu fay aktif mi değil mi derken, önceki dönemde bir ihale yapıldı. İhale sonrasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tatmin olmadı. “Biraz daha araştırın” dedi. Tamam dedik. Yeniden bir ihale süreciyle bu fayın araştırması yapıldı. Yurt dışında fayın yaşı istendi. Bu süreç böyle devam etti gitti.
Fakat bu fayın geçtiği, aşağı yukarı 14 mahalleyi ilgilendiren bir alanda, fayın geçtiği her mahallede işlemleri durdurmak zorunda kaldık. Çünkü fay onaylanmadan jeolojik etütler de geçerli sayılmayacağı için imar planları da yürürlükte değil. Haliyle bu fayın onayının gerçekleşmesi gerekiyor. Onayı yapacak olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Defalarca daire başkanlığındaki arkadaşlarımızla bu konuyla ilgili gittik geldik. “Tamam” deniyor ama en sonunda 4 profesörün ortaya koymuş olduğu güvenlik bandını koymamak gibi bir dirençle karşılaştık.
Akabinde tabii ki buradaki bürokrat arkadaşlar bir çözüm ürettiler. Bütün Eskişehir’in, önümüzdeki günlerde jeolojik etütleri için ihale yapılacak. 6 ay zarfında bu tamamlanır diye bekliyorum. Arkasından da bu mahallelerin problemleri bu fayla birlikte çözülmüş olacak.
Kentsel dönüşümle ilgili bazı sorular geldi. Kentsel dönüşümle ilgili bazı açıklamalar yapan sivil toplum kuruluşları veya siyasi parti liderleri şunları söylediler Eskişehir kamuoyuna: “60 bin konut Esenler’de dönüştü. Biz niye dönüştüremiyoruz?”
Ben de merak ettim. Dedim ki, bu Esenler Belediyesi 60 bin konutu nasıl dönüştürmüş? Yapılan dönüşümleri öyle güzel anlatıyorlar ki sanki bütün Esenler’i yeniden kentsel dönüşümle yapmış gibi anlatıyorlar.
Bu işi Yılmaz Büyükerşen Hocamızın döneminden başlayarak biz yıllardır yapıyoruz. Yerinde “yık-yap” dediğimiz uygulamalardaki tüm binaları saymışlar. Onun dışında yeni yapılan bir şey var mı dedim. Var. 2012 yılında Esenler Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bir protokol yapıyor. Meclis kararını alıyorlar. Aldıktan sonra Toplu Konut İdaresi’ni de bu işin içine dahil ederek bir dönüşüm süreci başlatıyorlar.
Dönüşümü nerede başlatıyorlar? Yoğun olan bölgelerde. İstanbul Esenler’de “Atış Alanı Kışlası” diye bir yer vardır. Askeri bölgenin boşaltıldığı bu yer tamamen Milli Emlak Genel Müdürlüğüne, yani Maliye’ye, yani hepimizin malı olan yere ait. Buranın tahsisi yapılıyor, projeler hazırlanıyor. Fakat nasıl olduysa 2019 seçimine kadar uzadığı için ve seçimler kaybedildiği için, Büyükşehir Belediyesi tarafından protokoller peş peşe iptal ediliyor.
Ekrem İmamoğlu Başkan’ın göreve gelmesiyle birlikte, Esenler’de iş bakanlığın yetkisine geçiyor. İstanbul Büyükşehir devre dışı bırakılıyor. Aşağı yukarı 3 bin 400 konutluk bir alanda yeni bir proje yapmışlar. Binalar yükseliyor şu anda. Bunların teslimlerini de önümüzdeki günlerde yapacaklar.
Yani o “60 bin” denilen yerde, aşağı yukarı yapılan 3-5 bin konut. Tam rakamı bilmiyorum ama bilgiyi almıştım. O civarda bir bina yapılmış. Geri kalan tamamı “yık-yap” yöntemiyle yapılmış. Tabii ki üzücü, Büyükşehir Belediyesi’nin devre dışı bırakılması.
Peki bizim kentsel dönüşümde düşündüğümüz rezerv alan neresiydi? Kocakır mevkii. Kocakır şu anda Maliye Hazinesi’ne ait yerlerden oluşuyor. Kime devredildi? Toplu Konut İdaresi’ne. Ne yaptıklarını da bilmiyoruz. Bir sürü mağduriyet de orada başımıza gelecek.Yani bir kentsel dönüşümü yapmak istiyorsanız önce rezerv alanlarınızı iyi tespit edip, gerçekleştirilebilir olmasını iyi araştırmanız gerekiyor. Öyle birkaç rakam alıp da basında “kentsel dönüşümde şu kadar binayı dönüştürdük” demekle maalesef bu işler çok zor.