Eğitim-Bir-Sen Eskişehir 1 Nolu Şube Başkanı İbrahim Akar şu ifadeleri kullandı;
"Depreme dayanıklılığı bilindiği hâlde eğitim öğretime devam eden herhangi bir okul yok. Bu, olamaz da zaten, olmaması da lazım. Çünkü öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin can güvenliği her şeyin önünde. Böylesi durumla karşılaşıldığında, deprem tetkikleri yapılan binalarla ilgili güçlendirme ya da yıkım kararı çıktığında anında bununla ilgili okul boşaltılarak eğitim öğretim başka bir binaya aktarılıyor.
İnşaatı devam eden, inşaatı tamamlanmış binalar, okullar var. Ancak tabii çok acil ve elzem bir şekilde, ivedilikle bir an önce sonuca kavuşması gereken, hâlâ arsa sorunlarından dolayı ihaleye çıkılamayan okullar var. Örneğin, Porsuk İlkokulu, Muallâ Zeyrek İlkokulu, Osmangazi Ortaokulu, Sami Sipahi Ortaokulu'nun durumları şu anda çok acil bir şekilde bekliyor.
Çünkü bu okullar, bulundukları binaları boşalttılar. Hâlâ o binalarla ilgili bir inşaat süreci başlamış değil, ihale süreci başlamış değil. Bunların bir an önce tamamlanması ve eğitim öğretime başlanılması gerekiyor.
Porsuk İlkokulu ile ilgili daha bugün yıkım işlemi başladı. İhalede yıl sonuna kadar ihalesinin de yapılması bekleniyor. Muallâ Zerek İlkokulu yine binasının güçsüz olduğu, dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltıldı. Şehit Barış Öztürk Ortaokulu ile birlikte aynı binada eğitim öğretime devam ediyor. Porsuk İlkokulu yine Gülay Kanatlı Ortaokulu ile birlikte eğitim öğretime devam ediyor. Osmangazi Ortaokulu belediyeden kaynaklı arsa sorunu aşıldı. O sorun epeyce uzun sürdü. O okul başka okulların bünyesinde devam etti. Şimdi orayla ilgili ihalenin bir an önce tamamlanması gerekiyor.
Sami Sipahi Ortaokulu'nun durumu yine aynı şekilde. Önce "bu bina dayanıksız, yıkılacak" dediler. İkisi de okulu boşalttılar, başka bir yere aldılar. Sonrasında binalardan bir tanesi ile ilgili yıkım kararı çıktı. Diğerinin olduğu yere okulu taşıdılar ve şu anda fiziki şartları hakikaten bu saydığım 4 okulun da çok zor durumda.
Hele hele ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin yaş düzeyi olarak birbirinden farklı düzeylerde olmalarından kaynaklı fiziki olarak zorluklar yaşıyorlar. Artı, bu okullar diğer okullarla birlikte eğitim öğretime devam ettiği için ortaokullar sabahçı, ilkokullar öğlenci olmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla bu da ikili eğitim yapma mecburiyetinde bırakıyor okulları.
Okulların lavabo, tuvalet gibi imkanları, fiziki imkanları, diğer donatıları ilkokul ve ortaokul çocukları birbirinden fiziki olarak farklı oldukları için bu imkanları kullanmaları da daha zor bir hâle gelebiliyor. Yönetimsel zorluklar oluyor. İşte aynı öğretmenler odasını sabah bir grup kullanıyor, öğleden sonra bir grup kullanıyor. Buralar belli sayıda kişilere hizmet verebilmek üzere yapılmış yerler. Kapasite aşıldığı zaman burada sorunlar çıkabiliyor. İdari anlamda zorluklar yaşanıyor.
Velhasılkelam, özellikle bu saydığımız 4 okulla ilgili hızlı bir şekilde ihale süreçlerinin tamamlanıp müstakil olacak şekilde bu okulların eğitim öğretime başlamaları gerekiyor. Biz sahadayız, görüyoruz, ziyaret ediyoruz. Öğretmen arkadaşlarımızla, velilerle, okul idareleriyle yaptığımız görüşmelerde herkesin bir an önce kendi okullarına geçme noktasında bir arzusu, düşüncesi var.
Yunus Emre Meslek Lisemizin binasını biliyorsunuz, ETİ Şirketler Grubu tarafından yürütülüyor. Buranın bir an önce artık yıl sonuna kadar belki olmasa da diğer ikinci döneme yetişmesini bekliyoruz. Çünkü Yunus Emre Meslek Lisemiz de hakikaten kendi binasından sonra yıkıldıktan sonra birçok yere taşınmak mecburiyetinde kaldı. Süreç maalesef belediyenin, özellikle Odunpazarı Belediyesi'nin bu konuda çıkardığı biraz bürokratik engellere takıldı, siyasi engellemelere takıldı ve süreç Yunus Emre Meslek Lisemizde çok uzadı. Yani 7-8 yıllık bir süreç belki de. Şu anda okul hâlâ istenilen şekilde eğitim öğretime başlayabilmiş değil.
Emek mahallesinde bir lise inşaatı şu anda devam ediyor ama o da hakikaten artık bir an önce nihayete ersin. Eskişehir'in en büyük mahallelerinden bir tanesi olan Emek mahallemiz liseye kavuşsun. Çünkü Emek Mahallesi'ndeki öğrenciler ya Edebali Anadolu Lisesi'ne gelmek zorunda kalıyor ya yukarıdaki Vadşehir'e gitmek zorunda kalıyor ya da kilometrelerce uzaktaki Sultandere'ye gitmek zorunda kalıyor.
Bunların bir an önce tamamlanması bizim de Eğitim-Bir Sen olarak arzumuzdur. Çünkü fiziki ortam, eğitimin en önemli kısımlarından bir tanesi. Fiziki ortamın elverişli olması, sağlıklı olması, yaş kategorisine, yaş seviyesine göre uygun olması gerekiyor diyorum."




