Sanıyordum ki meclise girersem etkili olacağım; şehrimizin daha güzel, daha yaşanabilir hale gelmesi için çalışacağım. Oysa daha ilk aylarda durumun böyle olmadığını yaşayarak gördüm.
Kararlar genellikle başkan ve yakınındaki birkaç bürokrat tarafından alınıyor. Meclis üyeleri, sadece el kaldır indir yöntemiyle mecliste onay veriyor. Meclis üyeliğinin işlevsel bir fonksiyonu yok. Komisyonlara gelen konular tartışılıyor gibi görünse de, aslında karar çoktan verilmiş oluyor; komisyonlarda da sadece onaylanıyor.
Peki, insanlar neden meclis üyesi olmak istiyor? Sanıyorum bir kısmı "meclis üyesi" unvanı için istiyor. Belki imarla, inşaatla ilgili işleri olanlar da tercih ediyor olabilir. Ya da daha yüksek siyasi hedefleri olanlar bu yola girmek isteyebilir diye düşünüyorum. Nitekim bazı meclis üyesi arkadaşlar il başkanlığına, milletvekilliğine aday oldular.
Meclis üyeliği listeleri hazırlanırken hemşeri grupları, etnik gruplar, sivil toplum kuruluşları mutlaka birer temsilci vermek için baskı yapıyor. Bu durum partilerin de işine geliyor çünkü bu grupların oylarını alıyorlar.
Sonuçta, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri gibi yerel meclis üyeleri de etkisiz kalıyor. Muhalefete mensup meclis üyelerinin ise hiçbir etkisi yok. İtiraz etseler de kararlar oy çokluğuyla mutlaka geçiyor. Yani, merkezi hükümette olduğu gibi yerelde de “başkan ne derse o” oluyor.