ESKİŞEHİR HABER

Kazım Kurt: “Tramvay ve otobüs alınamıyor, çünkü izin vermiyorlar"

Eskişehir’de 2026 yatırım programı tartışıldı. Kazım Kurt, belediyelerin şartları net koyduğunu, yapılabilir işleri planladığını ve eleştirilerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Abone Ol

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı ikinci meclis toplantısında konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt şu ifadeleri kullandı;

“Öncelikle 2026 programının hayırlı uğurlu olmasını dileyerek başlamak istiyoruz. Programı hazırlayan, emek veren bütün bürokrat arkadaşlarımıza, çalışanlarımıza, meclis üyelerimize ve komisyon üyelerimize de teşekkür ediyoruz. Size de bu programı uygulamakta başarılar diliyorum.

Yatırım programlarının eleştirilmesi gayet doğaldır. Herkes kendi baktığı belgelere göre bir değerlendirme yapacaktır. Ancak bu programların nasıl ve hangi ölçütlerle hazırlandığını iyi değerlendirmek gerekir. Öncelikle stratejik plana uygun olarak iki belediyemizin 2026 yılı için öngörülen bütçesindeki yerini ele almalıyız. Geçen hafta yayınlanan Orta Vadeli Program’da yatırım programlarının konumu ve Cumhurbaşkanlığı’nın sunacağı yatırım programında hangi başlıkların yer alacağı dikkate alınmalıdır. Hangi stratejik hedefler öne çıkıyor? Bunların hepsi göz önünde bulundurularak hazırlanan bir yatırım programından bahsediyoruz.

Bu nedenle ilk bakmamız gereken yer Orta Vadeli Program’dır. Orta Vadeli Program’ı doğru izleyen herkes şunu görmelidir: Programda 2026, 2027 ve 2028 yıllarında Türkiye ekonomisi küçülecek. Bu kadar net. “Enflasyonu düşüreceğiz, faiz oranlarını indireceğiz” deniyor. Bunlar kulağa hoş geliyor. Ancak geçen yıl 2025 için söylenenlerin hiçbiri tutmadı. Şimdi 2026 için aynı şeyler tekrar ediliyor, ama revize edilerek. Orta Vadeli Program’da Cumhurbaşkanlığı sisteminin öngördüğü hiçbir hedef tutmamış, hiçbir şey gerektiği gibi yerine getirilmemiştir.

Dolayısıyla belediyelerimizin bu programı eksiksiz uygulayabilmesini beklemek de gerçekçi değildir. Çünkü Türkiye’de seneye ne olacağını kimse kestiremiyor. “Yap-İşlet-Devret modeliyle bazı işleri yaparak belediyeyi masraftan kurtaralım” deniyor. Ama artık Yap-İşlet-Devret modeliyle iş yapacak yatırımcı kalmadı. Hiç kimse hukuki, ekonomik ve demokratik güvence olmadan önümüzdeki bir yıl, iki yıl için yatırım yapmıyor.

Bu nedenle bizim yatırım programımız oldukça gerçekçidir. Yapabileceğimiz işleri öngörmüş, yapamayacaklarımızı da açıkça göstermiştir. Kaç otobüs aldınız, kaç tramvay aldınız diye soruyorsunuz. Biz de size soruyoruz. Hangisine izin verdiniz? 2028 yılına kadar hiçbir şeyi Hazine’nin izni olmadan yapamayız. Dolayısıyla “3 tramvay alacağım, 500 otobüs alacağım” demenin bir anlamı yok. Çünkü izin verilmiyor, verilse de kısa süreli veriliyor.

Kamulaştırmayla ilgili de durum nettir. Kamulaştırma yasak. Ama sizin değerlendirmediğiniz şey şu: Düne kadar “kamulaştırma bedelini ödüyoruz” dediklerimiz, aslında davalar nedeniyle yapılan ödemelerdi. Bu yıl yaptığımız imar çalışmalarıyla bu sorunun önünü kestik. Dolayısıyla kamulaştırma için ayırdığımız bütçe de gayet doğal ve gerçekçidir.

Geçen yıl öngörülen yatırımın yüzde onu yapılabilmişti. Bu yıl sekiz ayda kaydedilen ilerleme yüzde yirmi yedidir. Yılbaşına doğru bu oran yükselecek. Gerçekten ne kadar yatırım yapıldığı da seneye faaliyet raporlarıyla ortaya çıkacaktır.

Özellikle evsel atıkla ilgili değerlendirmeler tamamen yanlıştır. Çünkü ilçeler için Büyükşehir Belediyesi sadece evsel atık bedellerini toplar. Bedelin belirlenmesi ve değerlendirilmesi ise ilçe belediyelerinin sorumluluğundadır. Dolayısıyla bu konuda öne sürülen eleştiriler gerçeği yansıtmamaktadır.

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin değerlendirmeleri ise gerçekle örtüşmemektedir. Belediyelerin sokak hayvanları gibi sorunlarla baş etmeye çalıştığı, bazı yüklerin üzerlerine bırakıldığı söyleniyor. Oysa bunların hepsi merkezi yönetimin sorumluluğudur.

Sonuç olarak, biz bu yatırım programının gerçekçi ve uygulanabilir olduğuna inanıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına da programın başarılı olmasını diliyorum.”