Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Muhsin Dilbaz şu ifadeleri kullandı:

"Daha önce de birçok açıklamalar yapıldı. Bir yenisini de şimdi dinledik. Masal anlatmak gibi bir şey.

Bakan acaba makamının farkında mı?

Emeklinin durumu Bakan Vedat Işıkhan'a göre emekliler için büyük aşama kaydedilmiş ve çok iyi noktadaymışız.

Gerçekten öyle mi?

2002 yılında en düşük emekli aylığı ile 8.5 küçük altın alınıyordu. Şimdi küçük altın 8000 TL nin üzerinde. Ancak 2 küçük altın alınabiliyor. Yani % 450 emekli ücret kaybına uğramış.

Sayın bakan der ki; 20 yıl pirim ödüyorsunuz 30 yıl maaş alıyorsunuz. Ölünce eşiniz çocuğunuz maaş almaya devam ediyor. Bunu daha önce Maliye bakanı dile getirdi. Anlaşılıyor ki gelecekte maaşlar tehlikede.

Öncelikle sayın bakanın SGK Yasası nedir. SGK mevzuatını okumasını tavsiye ediyoruz. Sosyal güvenlik ne demektir?

Sosyal güvenlik, devlet tarafından sağlanan ekonomik güvencedir. Sosyal güvenlik sistemi, çalışanların emeklilik, hastalık, doğum ve ölüm gibi nedenlerle oluşabilecek kayıplara karşı korunmasını sağlamak için özel sigorta programlarının oluşturulmasını amaçlar. Sosyal güvenlik, çalışanların ve ailelerinin gelecekteki mali kaygılarını azaltmayı amaçlayan bir sistemdir. Sosyal güvenlik hakları nelerdir?

Sosyal güvenlik hakları arasında, emeklilik, hastalık ve yaralanma sigortaları, çocuk ve yaşlı yardımları, işsizlik ödeneği, yoksulluk yardımları, konut ve sağlık yardımları, işgücü desteği ve okul öncesi eğitim gibi hizmetler bulunur.

Sosyal güvenlik kapsamında kimler yararlanabilir? Sosyal güvenlik kapsamında, çalışanlara ve emeklilere, eşlerine, çocuklarına ve yetimlere destek sağlamak için ödenen ödemeleri alan kişiler yararlanabilir. Ayrıca, belirli koşullar altında, güvencesiz çalışanlar, işsiz kişiler, sağlık problemleri nedeniyle çalışamayan kişiler ve yaşlılar da yararlanabilir.
Sosyal güvenlik sistemi nasıl çalışır? Sosyal güvenlik sistemi, belirli bir ücret ödeyen çalışanların ve emeklilerin, sağlık sigortası, işsizlik aylığı, emekli maaşı, yaşlılık yardımı, ölüm ve yaralanma yardımları gibi türlü devlet yardımlarından faydalanmasını sağlayan devlet destekli bir sistemdir. Sosyal güvenlik sisteminin çalışması ve nasıl çalıştığı, ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir. Genel olarak, bu sistem, çalışanların ödedikleri kesintileri Federal Sigorta Fonu'na (FICA) aktararak çalışır. Bu fon, çalışanların ve emeklilerin tüm devlet yardımlarından yararlanmasını sağlayan çeşitli kaynaklardan oluşur.
Bakan bey 2008 de 5510 sayılı yasayı kendilerinin çıkardığını unutmuş olmalı. 2008 den sonra sisteme dahil olanların hakları maalesef yok edildi.

25 yaşından sonra kız çocuğunuza bile maaş bırakamıyorsunuz. Yasayı açıp okumasını tavsiye ediyoruz. Yine sayın bakanımız emeklinin aldığı maaşı Mısırdaki bir emekli ile kıyaslıyor. 100 dolar kadar aldığını iddia ediyor. Almanya, İsviçre, Fransa, İngiltere ile niye kıyaslamıyorsunuz? Bizde sosyal yardımları bile kestiniz, hatta yasakladınız. Pandemi de belediyenin sosyal yardımlarına çöktünüz şimdide yasakladınız. En düşük emekli aylığının aslında 8000 TL civarında olduğunu söylüyorsunuz yani insanları köleleştirdiniz devlet desteği ile bak maaşınızı 16.881 TL yaptık diyerek bizleri dilenci durumuna düşürdünüz.

Sizden önce en düşük emekli aylığı asgari ücretin 1.5 katıydı. Ev, araba, tatil, sinema hayalleriz vardı çaldınız.

SSK yasasını bilmediniz açık; 38 yaşında emekli olmaz diyorsunuz. O dönemin şartları onu gerektiriyordu. Kurtuluş savaşının hemen sonrasında ekonomi, tarım, sanayi hamleleri yapılıyor. 1940 yılına kadar 48 fabrika kuruluyor. 280 yerde şube açılıyor 20 milyon istihdam sağlanıyor. Her çalışan evine güvenle ekmek götürüyor. Çiftçimiz buğday, arpa, mısır, mercimek, pirincini kendi üretiyor.

Bütçe plan altına alınmış, para doğru kullanılıyor. Siz bu dönemin insanlarının ne zorluklarla bunu başardığını bilemez, anlayamazsınız.

Köy enstitüleri, çırak okulları kuruluyor. Kendi çalışanımızın eğitimini sağlamak için. Çırak okullarına 13 yaşında öğrenci alınmak isteniyor. İlk okul sonrası Orta okul başlangıcı. Ama 13 yaşında çocuk bulunamıyor 20 yaşına kadar çocuklar toplanıyor. Daha sonrasında köylerden beldelerden çocuklar toplanarak fabrikalarda yetiştiriliyor. Onları güvence altına almak için sigortalı yapılıyor. 506 sayılı SSK kanunun 55’ninci maddesi 25 yıl çalışıp 5200 gün pirim ödemişseniz emekliliği hak etmiş olursunuz diyor.

13 yaşında girip 25 yıl çalışmışsanız 38 yaşında kanun karşısında emekli olabilirsiniz. Siz bunu öyle çarpıttınız ki herkes 38 yaşında emekli oluyor anlamına getirdiniz. Sadece Çırak okulundaki bazı çalışanlar 38 yaşında emekli oldular. Yetenekliydiler, iyi eğitilmişlerdi, Onlarda dışarda yeni işler kurdular yada çalıştılar.

Daha sonra sistematik şekilde yaşı artırdınız 56, 60, 62ve 65 yaptınız. Pirim gün sayısını da 5200, 7000, 9000 güne çıkardınız.

Bu da size yetmedi maaş bağlama oranlarını %70 iken aşağı, aşağı çekerek 60, 50, 45,35 , şimdi 27 ye kadar çektiniz. Pirim ödemeleri sabit kalırken maaşları kuşa çevirdiniz. Aldığınız maaşın %27 sini emekli olunca maaş olarak almak hangi vicdana sığar.

Diyorsunuz ki damga vergisini ve gelir vergisini kaldırdık. Bizimle alay mı ediyorsunuz. 50 TL damga vergisini kaldırsanız ne olur. Emekli 16.881 TL maaş alıyor. Emekli de bu maaş ile KDV ödüyor ÖTV ödüyor. Maaşı 14.000 TL ye düşüyor.

EYT emeklilerinin de siyaseten yapıldığını herkes biliyor. Sistem her yerde tektir. 9000 pirim gününü EYT’li den neden istemediniz diğer emeklilerin sırtına yüklediniz. 3600 günle emekli olan EYT’li var. Yaşları da 50 bile değil. Hani 38 yaşında emekli olunur mu diyordunuz.

Emekliye ayrılan kaynağın her yıl arttığını söylüyorsunuz. 840 milyar ödeme yapmışsınız, bu yıl Bir trilyon iki yüz milyar yapacaksınız. Fabrikaları, yolları, madenleri, limanları kaça sattınız. Buradan elde edilen gelirleri nerelere harcadınız.

Bugün çalışanı TES’e (Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi) zorluyorsunuz.

Siz ülke kaynaklarını yok ettiniz ve kasada para kalmadı. Bunun sorumlusu emekli olamaz. Emekli bankadan düzenli maaşını aldığını söylüyorsunuz. Bu da bizi korkutuyor. Maaşları düzenli ödemek Devletimizin asli görevi. Sürdürülebilir değil demek bizi endişelendiriyor.

Bu çıkardığınız yasalar adil değildir. Acilen emeklinin hakları geri verilmeli yasada emeklilerin hakları eşit, adaletli şekilde düzenlenmelidir.

TÜİK kabusundan emekli kurtarılmalıdır. Emekli sadaka değil haklarının karşılığını istemektedir.

Emekliler için yeni çalışma yaptığınızı söylüyorsunuz.

Aman sayın bakan yapmayın sizin çalışmalarınız bizim lehimize değil aleyhimize olmaktadır. Emeklinin zaten size verecek bir şeyi de kalmadı. Yetkinizin de olduğunu sanmıyoruz. Cumhurbaşkanı ne derse o oluyor.

Bugün 4 milyon emekli en düşük emekli maaşı alırken asgari ücretin altında maaş alan 9 milyon emekli bulunmaktadır."