ESKİŞEHİR HABER

Tekin Gözaydın: "Aile hekimlerinin motivasyonunu ciddi şekilde sarstılar"

Aile hekimlerinden maaş kesintisine tepki geldi. Dr. Tekin Gözaydın, vatandaş gelmedi diye kesinti yapılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti, çözüm önerilerini sıraladı.

Abone Ol

Sağlık-Sen Hekim Komisyonu Başkanı Dr. Tekin Gözaydın şu ifadeleri kulllandı;

“Dün maaşlarımızı gördüğümüzde küçük bir şok yaşadık. Aylardır kendimizi ifade etmeye çalışıyoruz; sahada çalışmalar yapıyor, raporlar hazırlıyor, Bakanlığa daha iyi nasıl hizmet edilir sorusuna yanıt arıyoruz. Ancak bu çabalarımıza rağmen, sağlık ocağına altı aydır çağrılmasına rağmen gelmeyen, muayene olmayan, ancak sistemde kayıtlı görünen vatandaşlarımız üzerinden hem aile hekimimizin hem de aile sağlığı çalışanımızın maaşından kesinti yapılmıştır. Bu kesinti, zaten ağır iş yükü altında çalışan sağlık personelinin motivasyonunu ciddi şekilde sarsmıştır.

Zaten zorlukla işleyen sistemimize bir darbe daha vurulmuştur.

Son uygulamalarla birlikte sürekli vatandaşla karşı karşıya kalan bizler, artık çalışamayacak duruma geldik. Daha etkili bir aile hekimliği sistemi ve kronik hastalık takibi için çaba göstersek de, ülke genelinde 2010 yılında başlayan aile hekimliği sistemiyle birlikte birinci basamak sağlık hizmetlerinin daha başarılı yürütüldüğü ve hizmet kalitesinin zamanla arttığı açık bir gerçektir.

Anne-bebek ölümlerinin azalması, bağışıklama oranlarındaki artış; yani yüksek maliyetli olmayan kaliteli hizmete erişimin kolaylaşması, aile hekimliği sisteminin en büyük başarısıdır. Aile hekimleri olarak sağlık sistemi üzerindeki etkimizin ve sorumluluklarımızın farkındayız. Kronik hastalık takibi ve taramaları birinci basamağın temel taşıdır.

Ancak, saha çalışanlarına danışılmadan, görüş ve öneri alınmadan, sadece masa başında alınan kararlarla oluşturulan yönetmeliklerle hedeflenen başarıya ulaşılması mümkün değildir. Yeni düzenlemeler, başta çalışanların motivasyonunu yok etmekte, aidiyet duygusunu zedelemekte, yapılan işe olan saygıyı azaltmaktadır. Unutulmamalıdır ki:

Bu nedenle, kronik hastalık takiplerinin daha nitelikli ve verimli yürütülebilmesi adına, sahada aktif olarak çalışan bizlerin bazı önerileri vardır. Sağlık-Sen Eskişehir Şubesi olarak aile hekimliği sistemi adına çözüm önerilerimizi sunuyoruz. Lütfen kulaklarınızı tıkamayın, yanlışa ısrar etmeyin:

Çözüm Önerilerimiz:

Hastalık Yönetim Platformu (HYP) veri girişlerinin, ayrı bir internet sayfası yerine doğrudan AHBS programları üzerinden yürütülmesi, hem zaman kaybını hem de emek israfını önleyecektir.

SİNA (Sağlıkta İstatistik ve Nedensel Analizler) verilerindeki tutarsızlıklar ve eksiklikler acilen giderilmelidir. SİNA’daki hedeflerin sürekli değişmesi ve güncellemelerin zamanında yapılmaması, kronik hastalık takibi yapan hekimleri olumsuz etkilemektedir.

Hastalık takibi ve taramalarının önemi konusunda Bakanlığımızla hemfikiriz. Ancak gelinen noktada, mesleğimize duyulan saygının her geçen gün azalması, yapılan tüm çalıştaylara ve raporlara rağmen alınan kararların personel aleyhine olması, bizleri artık çalışamaz hale getirmiştir.

Sayın yetkililerden bu konuda yardım bekliyoruz.

Sağlık personeli, aşılama ve muayene için hastaları günlerce davet etmesine rağmen sağlık ocağına gelmeyen; doğrudan hastaneye giden, tedavi ve aşılamayı reddeden bir hasta yüzünden maaşından kesinti yapılması kabul edilemez.

Aile hekimliği sistemi, “Zorla hasta getir, ikna et, baskı yap yoksa ceza alırsın” anlayışına dönmüştür. Vatandaşlarımız da bilmelidir ki, bir aile hekiminin maaşı 60 bin TL, bir ebe/hemşirenin maaşı ise 40 bin TL civarındadır. Hekimin aldığı diğer ödemeler, emekliliğe yansımayan, sadece hedefe ulaşılırsa kazanılabilen ve istikrarsız olan performansa dayalı ödemelerdir. Bu sistem, çalışanı sürekli tehdit altında tutmakta ve emeği yok saymaktadır.

Yapılan her çalışmanın çalışana “eksi performans” olarak yansıması, işleyen sisteme kötülük yapmak değil midir?

Ben bir hekim olarak; reçetemize yapılan müdahalelere, zorluklara rağmen hizmet etmeye çalışan bir Türk hekimi olarak, tüm meslektaşlarımızın sürekli maaşla tehdit edilmesini ve tüm sağlık çalışanlarının emeğinin yok sayılmasını kabul etmiyoruz.

Yapacağımız çalışmaları, tüm seçilmişler ve atanmışlar ile ilgili tüm paydaşlarımızla paylaşacağız.

Bizler tükeniyoruz. Vatandaşla sürekli karşı karşıya kalmaktan yorulduk.

Acilen, Bakanlığın bu yanlış uygulamadan vazgeçmesini umut ediyor; kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”