Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç şu ifadeleri kullandı;
"Bugün Tepebaşı İlçe Başkanlığı’nın kongresini yapıyoruz.
Bu kongre, bu dönemde o kadar önemli ki, arkasından tabii Odunpazarı, onun arkasından da il başkanlığı kongreleri gelecek.
Eskişehir’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin birlikte ayakta olduğunu göstereceğiz.
Artık “gözünün üstünde kaşın var”, “şudur”, “saçın sarı” gibi bahanelerle birbirimizi öteleyemeyeceğiz.
Ama bu sanki bizim içimize işlemiş olduğu gibi; son seçimde, yerel seçimde, seçim bazında bütün herkes kol kola beraber oldu.
3 belediye başkanımız, milletvekillerimiz, ilçe başkanlarımız… Hepimiz bir gölge gibiydik.
Ve çok umutsuz olunan bir dönemde açık farklarla seçim kazandık arkadaşlar.
Bu Türkiye’de tabii diğer illerde de aynı başarıyla sonuçlandı ve Cumhuriyet Halk Partisi değişen yapısıyla ilk defa %20’lerin barajını aştı, %35’lere kadar geldi.
Bu birlikteliğimiz çok önemli.
Bakın, ben yaklaşık 25 senedir belediye başkanlığı yapıyorum.
Arada bir, 2004’te nadasa bıraktılar.
2009’da tekrar kazandık.
Tabii bu konuda örgütümüzün büyük başarısıyla, büyük desteğiyle bugünlere kadar geldik.
Daha sonra Kazım Kurt Başkanımız 2014’te kazanınca artık Cumhuriyet Halk Partisi’nin Eskişehir’deki gücü artmaya başladı.
Ve bize sürekli aleyhimizde olmadık şeyleri söylediler.
Hakaret ettiler, şunu yaptılar, bunu yaptılar.
Kredilerimizi kestiler, Milli Eğitim okulları almamaya başladı. Bunun gibi saçma sapan birçok şeyle karşı karşıya geldik.
Ama bakın o günlerden tek tek sayın, hiçbiri bugün yok.
Hiçbiri aramızda değil.
Hepsi siyasetin çöplüğüne atıldı.
Ama Ahmet Ataç, Kazım Kurt, Yılmaz Büyükerşen dimdik ayaktaydı.
Bugün belediye başkanlığı uzatıldı.
O dönemlerde hatırlarsanız, haritada sadece Eskişehir kırmızı noktaydı.
Etrafımızda hiçbir il yoktu.
Ama son seçimde Kütahya, Afyonkarahisar, Ankara, Bursa, Bilecik, Bolu gibi illerin hepsi kırmızı oldular.
Eskişehir’in, Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok büyük başarısıdır.
Bu başarı devam edecek arkadaşlar.
Yine aleyhimizde bir sürü şeyler konuşuyorlar ama hiçbiri Eskişehir halkının umurunda değil.
Bunları yaptıkça oyumuz artıyor arkadaşlar.
Bakın, 2007 yılında genel seçimde Tepebaşı’nda Cumhuriyet Halk Partisi’nin oyu 34 bindi.
Şu anda 120 bin arkadaşlar.
Dört katı siz getirdiniz.
Eskişehir halkı getirdi.
Son seçimden sonra baktılar iş kötüye gidiyor; önce sosyal sigortaların primlerinden başladılar, başka borçlardan başladılar ve üzerimize müfettişlerle, benzeri şeylerle baskı kurmaya çalıştılar.
Bıraktılar da, ama gene her şeye rağmen dimdik devam ediyoruz.
Arkasından Genel Başkanımızın bu başarısını hazmedemediler.
Gerçekten, biraz önce Kazım Başkan da söyledi: her türlü hukuksuzluğa, her türlü ahlaksızlığa rağmen, hatta paçalarından akan o pislikleri bizim üstümüze sıvamaya gayret ettiler.
Ama olmaz. Türk halkı bunu yemez.
Ve devam ettiler. 8. AKP kurultayında bir cümlesi var: “Biz muhalefeti de dizayn edeceğiz.”
Biraz önce İbrahim Arslan da bahsetti. Bunu ele aldılar ve programlı olarak üstümüze gelmeye başladılar.
İşte kumpaslar başladı, kayyumlar başladı, darbeler başladı.
Ama hepsinden tek tek kurtulmaya başladık.
Bu, Türk halkı üzerinde olumsuz etki yapıyor.
İnanın AKP’liler dahi bundan dolayı son derece rahatsız.
İnsanların vicdanı vardır.
Saraydakinin vicdanı yok.
Ama ona oy verenin vicdanı vardır.
Gün geçtikçe Cumhuriyet Halk Partisi’nin de Özgür Özel’in dirençli, inançlı tavrıyla oy oranı sürekli yükseldi.
Neredeyse yüzde 40’lara geldik arkadaşlar.
Bu konuda Eskişehir’in biraz önce anlattığım birlikte olması o kadar güzel oldu ki, taşlar cuk oturdu.
Şimdi bize ne diyeceklerini şaşırdılar.
Zaten diyecekleri bir şey yok.
Kafalarına göre bir takım bahaneler bulup il başkanlığı, ilçe başkanlıklarında aynı numaraları yapıyorlar.
Ama dediğim gibi bizim kimseye verilecek hesabımız yok.
Çünkü buradan delikli kuruş geçmedi.
Eğer biz bu şekilde sırt sırta, omuz omuza, yumruk yumruğa beraber hareket edersek kimse bize bir şey yapamaz.
Bugün burada bir seçim oluyor.
Meclis üyeliğini bırakıp ilçe başkanlığına aday olan, hepimizin desteklediği Tevfik Başkanı ben de destekliyorum.
Bakın, aynı birlikteliği Odunpazarı’nda da Rahmi Başkan’ımızla sağlayacağız arkadaşlar.
Çünkü artık ufak tefek bahanelerle olmayacak.
Biraz önce gene bir arkadaşımız dedi: Cumhuriyet Halk Partisi’nde bu uğraşmalar, sarayın tepesindeki düşman tokadıyla, hukuk tokadıyla ve bir de bizim içimizdeki namertlerle.
Ben her zaman söylerim: Cumhuriyet Halk Partisi’nin düşmana ihtiyacı yok.
Düşmanı her zaman içinde vardır.
Ama bu düşman her zaman yenilmiştir.
Bu yenilgiyi hiçbir zaman bu parti kabul etmemiştir.
Yüzyıldır ayakta duran dünyada başka bir parti var mı arkadaşlar?
Cumhuriyet Halk Partisi bu konuda da tektir.
Yine söyledim, hatta bir konuşmamda da söyledim:
İsmet Paşa’ya, Bülent Ecevit’e suikastlar yapılmak istendi.
Ona rağmen hiçbir zaman Cumhuriyet Halk Partisi demokrasiden, hukuk devletinden, laiklikten vazgeçmemiştir.
Arkadaşlar, önümüzdeki yol açık olacak.
Bizim olacak o yol.
Bu yolda yürüyüşümüz hem hukuk devleti hem laiklik hem de demokrasi adına olacaktır.
Yolumuz hayırlı olsun arkadaşlar.
İktidarımız hayırlı olsun.
Bundan sonra tek hedefimiz var: iktidar hedefidir."