D vitamini, bağışıklık sisteminden kemik sağlığına kadar birçok temel işlevde rol oynuyor. Ancak vücudun bu hayati vitamini doğal yoldan sentezleyebilmesi için güneşe çıkmak tek başına yeterli değil. Uzmanlara göre, hangi vücut bölgelerinin güneş ışığına maruz kaldığı bu süreçte kritik öneme sahip.

Washington Üniversitesi’nden dermatoloji uzmanı Dr. Amelia Carter, D vitamini üretiminde en etkili iki bölgenin üst kollar ve uyluk (üst bacak) bölgesi olduğunu belirtiyor. Geniş yüzey alanına ve uygun cilt yapısına sahip bu bölgeler, güneş ışığındaki UVB ışınlarını doğrudan emerek sentezin asıl merkezini oluşturuyor.

Dr. Amelia Carter, “Bu alanları kısa süreli güneşe maruz bırakmak, vücudun günlük D vitamini ihtiyacının büyük kısmını karşılayabilir. Özellikle yaz aylarında 15-20 dakikalık maruziyet yeterlidir” diyor.

Sıklıkla açıkta kalan avuç içleri ve ayak tabanları ise sanılanın aksine D vitamini üretiminde neredeyse hiçbir katkı sağlamıyor. Bu bölgelerdeki kalın deri ve düşük pigment oranı, UVB ışınlarının geçmesini engelliyor. Dolayısıyla güneşe çıkılsa bile vücut gerekli vitamini sentezleyemiyor.

En verimli zaman aralığı ise 10:00 ile 15:00 saatleri arası. Uzmanlar, haftada birkaç kez 15 ila 30 dakika boyunca kolların ve bacakların doğrudan güneşle temas etmesinin yeterli olabileceğini belirtiyor.

Ancak burada önemli bir detay daha var: güneş kremi. UVB ışınlarının emilimini engellediği için, D vitamini sentezi açısından kısa süreli ve korumasız güneş teması öneriliyor. Elbette bu sürenin ardından cilt sağlığını korumak için güneş koruyucu kullanımı ihmal edilmemeli.

Ayrıca, camdan gelen ışığın D vitamini sentezi için bir etkisi yok. Çünkü UVB ışınları camdan geçemiyor. Bu da pencere kenarında güneşlenmenin faydasız olduğunu gösteriyor.