Eskişehir Barosu Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu tarafından şu yazılı açıklama yayınlandı;

“Savunma hakkına ve onur yürüyüşü’ne yönelik hukuksuz müdahaleleri kabul etmiyoruz!

İstanbul’da gerçekleştirilen Onur Yürüyüşü sırasında, içlerinde avukatların da olduğu çok sayıda kişi gözaltına alınmış, bu gözaltı işlemleri sırasında hukuki destek sağlamak üzere Vatan Emniyet Müdürlüğü’ne gelen avukatların içeriye girmelerine izin verilmemiştir. Daha öncesinde içeride olan ve ifade işlemlerine katılmak isteyen avukatlar ise dışarı çıkarılmak istenerek görev yapmaları engellenmiştir.

Ayrıca gözaltında bulunan kişilere yönelik kötü muamele iddiaları tarafımıza ulaşmaktadır.
Gözaltı araçlarından çığlık sesleri geldiği bildirilmekte; gözaltındaki yurttaşların sağlık ve güvenlik durumlarına ilişkin ciddi endişeler doğmaktadır. Bu kişilere yönelik kötü muamelenin önlenmesi ve sağlık durumlarının bağımsız şekilde gözlemlenmesi bir zorunluluktur.

Öte yandan, avukatların müvekkilleriyle görüşme taleplerinin ısrarla engellenmesi, hem 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na hem de Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere açıkça aykırıdır. Gözaltındaki bireylerin avukat yardımından yararlanma hakkı, geciktirilmeksizin ve kesintisiz biçimde sağlanmalıdır. Bu durum açıkça savunma hakkına, adil yargılanma ilkesine ve avukatlık mesleğine yönelik bir saldırıdır.

Anayasa’nın 34. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. maddesi uyarınca barışçıl gösteri yürüyüşleri temel bir haktır. Onur Yürüyüşü’ne katılmak bir suç değil, anayasal bir haktır. LGBTQİ+’lara yönelik sistematik baskı, eşitlik ilkesine ve insan haklarına açıkça aykırıdır.

Anayasal haklarını kullanan, Onur Yürüyüşü’ne katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan herkes derhal serbest bırakılmalıdır.”