Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu adına basın açıklamasını seslendiren Aybora Sağlam şu ifadeleri kullandı;

“9 Mayıs günü İstanbul’un göbeğinde hakkını arayan bir işçi dövülerek öldürüldü. Erol Eğrek, 48 yıllık hayatının son on yılını, patronların cebine attığı tazminatının peşinde koşarak geçirdi. Ahmet Çalık’ın Yürütme Kurulu Başkanlığını yaptığı Çalık Holding’in, Türkmenistan’da yıllarca sigortasız çalıştırdığı ve hiçbir haklarını vermeden işlerine son verdiği 180 işçiden biriydi Erol Eğrek. Emeğinin hakkını almak için mücadele eden bir işçiydi o. Alacakları için yasal yollarla mücadele etti, hizmet tespit ve alacak davalarını kazandı. Ama bir türlü hakkı ona verilmedi. Bu koskoca holdingin sahiplerine, yıllarca sömürdüğü işçilerin hakkını vermek zor geldi.

Çalık Holding önünde yaşanan bu olayla artık bu ülkede hak aramanın, çalıştığının karşılığını istemenin, ekmeğinin peşinde gitmenin de ölümle sonuçlandığını görüyoruz. Peki, kapısına giden, ekmeğini, tazminatını isteyen bir işçiyi öldürecek kadar pervasızlaşan bu Çalık Holding kim? Bu gücü nereden alıyor? Türkmenistan'dan İsviçre'ye kadar Avrupa'nın birçok kentine yatırım yapan bu holding gücünü saray rejiminden alıyor. Bu ülkenin yasalarından, kanunlarından alıyor. İşçi alacaklarını, işçinin emeğini her şeyin en değersizi ilan eden bu sermaye düzeninden alıyor. Saray ile el ele estirdikleri sermaye teröründen alıyor.

Tek adamın damadı Berat Albayrak’ın yıllarca CEO’luğunu yaptığı bu şirket AKP eliyle büyüdü. Çalık Holding, 2015-2023 arası 3,78 milyar TL teşvik aldı. 11 yılda 21 kat büyüdü, son 3 yıl kurumlar vergisi ödemedi. Üstelik sadece 2023'teki net kârı 7,6 milyar TL. Bu düzen Çalıklar düzeni, biz bu düzeni İliç'ten tanıyoruz. Erzincan İliç’te 9 işçinin ölümüne yol açan iş cinayetinin ortağı iken de kollandı bu şirket. Offshore şirketlerle yurtdışına bu ülkenin parasını kaçırma iddiaları doğru dürüst soruşturulmadan, 209 milyon vergi borcu silinen Çalık holding hep kollanmaya alıştı. İşçi alacaklarını ödemediği için mahkemenin haciz kararı 1 günde kaldırıldı bu şirketin.

Bugün bu düzen, bir işçiyi sadece sömürmekle kalmıyor, hak aradığında susturuyor, dövüyor, katlediyor. Her yıl iş cinayetlerinde onlarca yüzlerce işçinin katledilmesi pahasına dönüyor bu sermaye düzeninin çarkları. İşçilere açlık sınırın altında asgari ücretle hayatta kalma savaşı reva görülürken örgütlenme, sendikalaşma hakları her geçen gün daha da tırpanlanıyor. Ülkenin tüm kaynakları patronlara ve sermayeye peşkeş çekiliyor.

Bizler buradan bir kere daha söylüyoruz; Bu sermaye terörünüz ve kanlı sermaye zenginliğiniz karşısında işçiler ve emekçiler olarak her gün daha çok birleşeceğiz ve katlettiğiniz her bir işçinin hesabını soracağız. Çalık Holding'in zehirlediği, sömürdüğü, üzerine düşen vergisini ödemediği ve hatta canını bile aldığı Türkiye işçi sınıfına karşı işlediği bütün suçların hesabını soracağız. Bezirgânlığınızı başınıza yıkacağız. Saraylar ve sömürü düzeni kaybedecek, Çalıklar kaybedecek. Biz, bu ülkeye alın teriyle sahip çıkan güçleri hep birlikte mücadele ile gerçek eşitliğin ve özgürlüğün dünyasını kazanacağız.”