Odunpazarı Belediyesi, yerel üretimi destekleyen ve kamusal tasarrufu öne çıkaran Tekstil Tasarım ve Üretim Atölyesi’nin yeni yerinde geçen ilk yılını kutluyor. Yaklaşık iki yıl önce küçük bir alanda faaliyete başlayan atölye, bugün belediyenin kendi personel kıyafetlerini ürettiği, istihdam yarattığı ve yerel ekonomiye katkı sunduğu bir üretim merkezine dönüştü.

TASARRUFUN VE ÜRETİMİN MERKEZİ
Belediye bünyesinde kurulan atölye, yalnızca üretim yapan bir yer değil, aynı zamanda örnek bir kamu tasarrufu modeli haline geldi. Artık belediye çalışanlarının iş kıyafetleri dışarıdan satın alınmak yerine Odunpazarı Belediyesi’nin kendi olanaklarıyla üretiliyor. Bu sayede maliyetler azalıyor, kamunun kaynakları daha verimli kullanılıyor.
Atölye, sadece Odunpazarı Belediyesi’ne değil, farklı belediyelere de personel kıyafetleri üreterek dayanışmayı üretim alanına taşıyor. Böylece yerel yönetimler arası iş birliği artarken, kamusal üretimin gücü de pekişiyor.

KADIN EMEĞİYLE BÜYÜYEN BİR BAŞARI HİKÂYESİ
Atölyenin başarısında en büyük pay, burada çalışan kadınlara ait. Üretilen her kıyafetin içinde kadın emeği, sabrı ve dayanışması bulunuyor. Kadınların üretim sürecine aktif katılımı, hem ekonomik hem de sosyal açıdan önemli bir dönüşüm yaratıyor. Odunpazarı Belediyesi, kadın emeğini görünür kılan bu modeliyle hem tasarrufu hem de toplumsal eşitliği güçlendiren bir yaklaşım sergiliyor.

50 metrekarelik mütevazı bir atölyede başlayan üretim yolculuğu, bugün çok daha geniş bir tasarım ve üretim alanına taşındı. Yeni yerinde üretim kapasitesini artıran belediye, daha fazla kişiye iş imkânı sağlıyor ve sürdürülebilir bir yerel üretim ağı oluşturuyor.

Odunpazarı Belediyesi, atölyenin başarısında emeği geçen herkese teşekkür ederek hedefini net biçimde ortaya koyuyor: “Daha çok üretim, daha çok kadın istihdamı.”

Belediyenin bu vizyoner girişimi, kamu kaynaklarını yerinde değerlendiren, üretimi yerelleştiren ve kadın emeğini güçlendiren bir örnek olarak öne çıkıyor.

Odunpazarı Tekstil Tasarım ve Üretim Atölyesi’nin yeni yerinde geçen ilk yılı, sadece bir yıldönümü değil; kamusal üretim anlayışının yeniden doğuşunu simgeleyen bir dönüm noktası olarak Eskişehir’de yerini aldı.