Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, şehirdeki içme suyu durumuna ilişkin dikkat çeken bir açıklama yaptı.
Ayşe Ünlüce şu ifadeleri kullandı;
“Çeşmelerdeki içilebilir su konusuna da değinmek isterdim. Eskişehir, ne yazık ki yalnızca Porsuk Barajı’na bağlı bir şehir. Bunu sürekli söylüyoruz. Bu bizim için bir şanssızlık. Keşke bizim de şehir içinde çıkan doğal kaynaklarımız olsaydı. Porsuk’un durumu da gün geçtikçe kötüye gidiyor. Eski dönemlerde yaptığımız toplantılarda da bu konu gündeme gelmişti. Porsuk Barajı, geçen seneye göre bu yıl yaklaşık yüzde 20 oranında azalmış durumda. Bu da artık tehlike sinyalleri veriyor. Gerçekten önümüzü göremiyoruz.
Aslında bu tehlike sinyallerini 10 yıllar önce verdi. Eski Genel Müdürlüğümüz de bu nedenle sorumluluk alarak devlet su işleri ve bakanlıkla, ilgili genel müdürlüklerle sürekli temas kurdu. Bu görüşmeler sonunda bir sonuca varıldı. Özellikle Çifteler'deki Sakaryabaşı suyunun Eskişehir'e getirilmesi konusunda bir yatırım planlandı.
Devlet Su İşleri ile protokol imzalandı. Ama ben de size sormak istiyorum. Bu süreç neden bu kadar yavaş ilerliyor? Bir planlama ihalesi bu kadar mı uzun sürer? 3 yıldır, 4 yıldır bir planlama yapılmadı. Resmen artık gıdım gıdım ilerliyoruz. Koşar adımlarla gitmemiz gereken bir yerde durmuş bekliyoruz. Açık konuşayım, bu iş çok yavaş ilerliyor. Bunu hızlandırmak hepimizin görevi. Bu şehirde bu konuda sorumluluk alması gereken herkesin görevi.
Sakaryabaşı'ndan su geldiğinde, Porsuk’tan gelen suyu nasıl arıtarak şehre verdiğimizi de herkes görebilir. Arıtma tesisimizin kapısı sizlere açık. Gelin, inceleyin. O sudan nasıl içme suyu elde ettiğimizi görün. Eminim hayran kalacaksınız. Gerçekten arkadaşlarımız orada bütçeyi zorlayarak, ciddi elektrik ve kimyasal giderlerine rağmen Eskişehirlilere en temiz, en hijyenik suyu ulaştırmak için gecesini gündüzüne katıyor. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Ama bu yetmiyor. Zaten yetmediği için alternatif çözüm arayışı içindeyiz.
Sakaryabaşı'ndaki su dışında şu anda başka bir çözüm yok. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Devlet Su İşleri’nin, Eski'nin, bakanlığın teknik insanları da bunu söylüyor. Onlar bu yol haritasını çizdiler. Biz kafamıza göre “şuradan su getirelim” demiyoruz. Bu yüzden, teknik insanların uzun süren çalışmaları sonucu ortaya çıkan bu çözüm maalesef yavaş ilerliyor.
Dilerim işin içinde siyaset yoktur. Çünkü meclis bu konuda oy birliğine yakın bir kararla sürece destek verdi. Herkes konuyu siyaset üstü gördü. Bu da çok değerli. Ancak aynı kararlılıkla koşarak ilerlememiz gerektiğini görmek istiyorum. Şu anda durduk, bekliyoruz. Açıkça söyleyeyim. Çalışma ilerlemiyor.
Bizden istenen belge ya da bilgi varsa hepsini gönderdik. Konunun takipçisiyiz. Arkadaşlarımız sık sık genel müdürlüğü ziyaret ediyor, bakanlıkla görüşüyor. Ben bu konuyu sizlere de emanet ediyorum. Bu meseleye elini uzatan herkes, bu şehrin kahramanı olur. Gerçekten, bu şehrin en önemli beş sorununu saysak, biri kesinlikle bu olur. Bunu unutmayalım.
Eskişehir’e gelecek içme suyunun Sakaryabaşı’ndaki kaynakla ilgili olduğunu belirttiğim planlama ihalesi de tam olarak bu nedenle yapılıyor. Oradan gelişigüzel bir şekilde su almak mümkün değil. Çünkü Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve ESKİ Genel Müdürlüğü aynı zamanda Çifteler’in de içme suyunu sağlayan birimler. Yani Çifteler’deki göreviniz neyse, şehirdeki göreviniz de o. Dolayısıyla bu planlama ihalesini yapmaktaki amacımız; Çifteler’deki kaynak suyunun bu iş için yeterli olup olmadığını, Eskişehir’e hangi dönemlerde su alınması gerektiğini, bunun kış mı yaz mı olacağını, mevsimsel değişkenlikleri, hangi güzergâhtan su getirilirse daha az maliyetli ve daha sağlıklı olacağını ortaya koymaktır.
Bütün bu planlamalar yapılırken, Sakaryabaşı can çekişiyor. Eskişehir’de yaşayan herkesin önemli bir görevi, Sakaryabaşı’nı yeniden canlandırmaktır. Belki bu konunun tüm paydaşlarını kapsayan bir toplantı ya da çalıştay yapılmalı ve konu bütün yönleriyle ele alınarak bir yol haritası çizilmelidir. Bu, gerçekten çok acil bir ihtiyaçtır.
Porsuk can çekişiyor, Sakaryabaşı can çekişiyor. Dolayısıyla bizim bir an önce Eskişehir’in toprağını, havasını, suyunu koruma konusunda, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Meclisi olarak görev almamız, inisiyatif göstermemiz ve şehrin öncüsü olmamız gerekiyor.”