Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı Fesih Bingöl şu ifadeleri kullandı;
“Bu konu tamamen Yüksek Seçim Kurulu’nun alanına girer. Yerel bir mahkemenin, Yüksek Seçim Kurulu’nun görevini üstlenerek böyle bir karar vermesi, Türkiye’de hiçbirimizin tahammül edemeyeceği kaotik bir süreci tetikleyebilir. Bence ülkeyi yönetenlerin bu duruma el koyması gerekir.
Aksi halde, her ilde bir kişinin beyanıyla “şu delege şu vaatte bulunmuştu” denildiği anda, bir mahkeme kararıyla parti yöneticilerinin görevden uzaklaştırılması mümkün hale gelebilir. Bu da halkın iradesinin sakatlanması anlamına gelir.
Biz Saadet Partisi olarak dünden beri bunu dile getiriyoruz: Yüksek Seçim Kurulu derhal pozisyon almalı ve bu konuda karar ve yetkinin kendisinde olduğunu açıkça ifade etmelidir.
Eğer delegeler arasında gerçekten maddi imkânlarla teklif edilenler varsa, bu konuda cezai işlem uygulanmalıdır. Ancak partinin tüzel kişiliği, il başkanlığı ya da yöneticiler görevden uzaklaştırılmamalıdır. Doğru olan, fiili işleyen kişilere yönelik cezai işlemdir. Bunun da adil şekilde ve somut delillerle kanıtlanması gerekir. Bir kişinin ya da kişilerin beyanıyla böyle karar alınması, Türkiye siyasetinin nereye evrildiğini ortaya koymaktadır. Biz bunu kabul etmiyor ve reddediyoruz.
Yüksek Seçim Kurulu üzerine düşeni yapmalı. Ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi’ne de bir çağrıda bulunuyorum: Bu konu önemlidir ve mutlaka tepki gösterilmelidir. Ancak bu tepki demokratik usullerle olmalıdır. Çünkü mevcut yönetim, CHP’yi ileride sokak eylemlerine teşvik etmek istiyor olabilir. Bu tür tuzaklara düşülmemelidir. Demokratik ve hukuki çerçevede en üst düzey girişimler yapılmalı, bu kararın ortadan kaldırılması için adımlar atılmalıdır.
Kesinlikle muhalefet birleşmelidir. Bunu öteden beri savunuyorum. Ancak bu birleşme, ilkeler çerçevesinde olmalıdır. Muhalefet birleşmelidir, buna imza koyuyoruz. Bunu birlikte düşünelim. Ama Sayın Özgür Özel’in “Cumhurbaşkanı adayı ben olmayayım, Ekrem İmamoğlu olmasın, yeter ki seçimi kazanalım” çağrısının da bu çalışmayı beraberinde götürdüğünü unutmamak gerekir.”