Antalya’da denize birkaç yüz metre mesafede bulunan, 14 binin üzerinde esere ev sahipliği yapan Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararı, kamuoyunda geniş tepki toplarken; sürece ilişkin en sert açıklamalardan biri Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar’dan geldi.
Gülşah Deniz Atalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 1964’ten beri hizmet veren müzeyi, deprem riski gerekçesiyle yıkıp yerine 2,5 milyar TL’lik yeni bir proje inşa etme planını açıkça eleştirdi. Bakan Mehmet Nuri Ersoy’a doğrudan seslenen Atalar, kamuoyuna şu soruyu yöneltti:
“Bu bina gerçekten güçlendirilemeyecek kadar riskli mi, yoksa asıl ‘risk’ bakanın rant hesabının bozulması mı?”
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin, yalnızca sergilenen 14 bin 216 eseriyle değil, modernist mimarisi ve kent hafızasındaki yeriyle de korunması gereken bir değer olduğunu vurgulayan Gülşah Deniz Atalar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Deprem mühendisliği bu kadar ilerlemişken yıkım dayatmak, binayı değil sahil şeridini kurtarma çabasıdır. Biz bu hafızayı zengin turistlerin otel konforuna feda etmeyeceğiz. Deprem raporunu, ihale belgelerini, maliyet kalemlerini derhal açıklayın.”
Atalar, müzeyi taşıma kararının aceleyle alındığını, ilgili kurul kararlarının ve itiraz süreçlerinin tamamlanmadan 5 Haziran’da ihalenin sonuçlandığını ve 16 Temmuz itibarıyla müzenin kapatılacağının duyurulduğunu hatırlattı. Bu sürecin şeffaf olmadığını savunan Atalar, projeyi hazırlayan mimarlık ofisinin, Bakan Ersoy’un otel zincirlerinin de tasarımcısı olmasına dikkat çekerek çıkar çatışmasına işaret etti.
Kültürel alanların değerli arazilerde yer almasının ardından “depreme dayanıksız” ilan edilerek yıkılmasını ve yerine kâr odaklı projelerin getirilmesini sorgulayan Atalar, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Neden kültürel alanlarımız tam da en değerli arazilerde yer aldığı zaman riskli ilan ediliyor? Bu tesadüf değil. Bu bir rant planıdır. Tarihi yapıyı un ufak etmek isteyen Bakanlık, hâlâ alternatif maliyetleri ve teknik dökümleri açıklamış değil.”
CHP olarak projeyi adım adım izleyeceklerini belirten Atalar, müzenin yerinde güçlendirilmesini ve deprem raporlarıyla ihale belgelerinin kamuoyuna açıklanmasını talep etti. Sayıştay denetiminin zorunlu olduğunu ifade etti.
“Antalya Arkeoloji Müzesi, Cumhuriyet’in hafızasıdır. Bu buldozer projesinin her santimini takip edeceğiz. Deprem bahanesiyle kültür kıyımı yaptırmayacağız.”
Gülşah Deniz Atalar’ın açıklamalarıyla birlikte, kamuoyunun ve meslek örgütlerinin sürece dair nasıl bir tutum alacağı merakla bekleniyor. Kararın geri çekilmemesi durumunda önümüzdeki günlerde kamuoyunun tepkisinin daha da büyümesi bekleniyor.





