ES TV ekranlarında konuşan MHP Eskişehir İl Başkanı İsmail Candemir şu ifadeleri kullandı;
"Milliyetçi Hareket Partisi'nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin her zaman söylediği bir şey var: "Bizim siyaset anlayışımız, önce devletim ve milletim, sonra partim, sonra ben." Yani biz oy hesabı üzerinden siyaset yapmıyoruz. Türkiye'nin birlik, bütünlüğünü, iç barışı sağlayabilmek için siyaset yapıyoruz. Güçlü bir Türkiye, bölgesinde güçlü bir Türkiye, tüm insanlık için gerekli bir ülke. Bunun için bizim tüm mücadelemiz. Başlayacak olursak aslında, terörsüz Türkiye sürecinden çok daha önceydi Cemevi projesi.
Hacı Bektaş'ta, Güresen Erenleri Vakfı bir ziyaretinde, Genel Başkana bir Cemevi yapmak istediklerini, ancak kendilerine arsa tahsis edilmediği konusunda şikâyetlerini dile getirince, Genel Başkan, arkadaşları görevlendirerek orada arsa alımına başlayıp, sonra o arsaları birleştirip Vakfa vakfetti. Ondan sonraki süreçte de dünyanın en büyük, Alevi inancına uygun, tüm diğer yerleri de kapsayan bir proje çizildi. Onların da onayına sunuldu. Ondan sonra da ilk etabının 11 Ekim'de açılışı yapıldı. Bunun siyasi bir tarafı yok, bir oy beklentisi yok.
Bakın, bu coğrafyada yaşıyoruz, bu ülkede yaşıyoruz. Emperyal güçler yıllardır, yüz yılı geçsin bir zamandır, yüzyıllardır bile desek aslında yeridir, Türkiye'de iki tane fay hattı oluşturmaya uğraşıyorlar. Bunlardan birisi etnik milliyetçilik üzerine, ikincisi mezhepçilik üzerine. Bizim bugüne kadar bir sıkıntı yaşamadık ama bundan sonra da yaşamamak için gerekli adımları atmamız gerekiyor.
Bizim için Alevi, Sünni, Müslüman, Hristiyan, Yahudi ya da dinsiz, o Allah'la onların arasında olan bir şey; siyasetin konusu değil bizce zaten bunlar. Ya da insanların etnik kökenleri. Bunlar bizi ilgilendirmiyor, çok da fazla. Çünkü Anayasa'nın 66. maddesi hepimizi bir araya getiren, bu ülkenin çimentosu olan maddedir. Zaten bu madde etrafında birleşiyoruz. Biz Kurtuluş Savaşı'nı bu topraklarda verirken insanların mezhebine mi baktık, etnik kökenine mi baktık? Hepimiz bağımsız Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu için herkes gereken canını verdi, her türlü mücadelesini verdi, kimi malını verdi. İşte, kundaktaki çocuğuyla bacılarımız cephane taşıdı, analarımız, ninelerimiz. Biz sıfırdan kurduk bu ülkeyi. E, o zaman yoktu, şimdi niye olsun? Bunlar emperyal güçlerin Türkiye üzerinde oynamak istediği oyunlar.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin birinci görevi zaten devletin, milletin bekasını sağlamak. Bununla alakalı bir adım atıyoruz biz. Yapılması gereken ne varsa onu yapıyoruz. Bunun siyaseten karşılığı bize faturası çok ağır da olabilir ama önemli değil. Yani bizim siyasi anlayışımız, diğer partilerden her zaman söylediğim gibi farklı. Biz oy hesabı üzerinden yapmıyoruz. Biz geleceğe bakmak zorundayız. Geleceğin güçlü Türkiye'si, lider Türkiye'si için bu fay hatlarının oluşmasının önüne geçmemiz lazım.
Sıkıntı şudur: Birbirini anlayamamaktır, konuşmamaktır. Bunları konuşalım, varsa bir sıkıntı oturalım, halledelim, niye halletmeyelim? Yani sonuçta bakarsak bu milletin atası Oğuz Han'dan gelir. Herkes Alevi. Ya da işte etnik milliyetçilik, bu bizim hem inancımız hem töremiz gereği haram olan şeylerdir. Bizim Türk milliyetçiliği anlayışımız, her zaman söylediğimiz gibi dünyada tektir. Avrupa'da milliyetçilik anlayışı ırkçılığa dayanır, biz ırkçılığı reddederiz.
Onun için, dediğimiz gibi, bizim için temel mesele Türkiye'nin birliği, beraberliğidir. Genel Başkan'ın attığı adımlar bunun içindir. Bunun karşılığında yaşayıp göreceğiz. Biz Milliyetçi Ülkücü Hareket olarak samimiyetle, hiçbir beklenti içerisinde olmadan bu konularda mücadelemize devam ediyoruz, edeceğiz de. Kendimizi daha fazla anlatacağız, neleri amaçladığımızı, liderimizin neleri amaçladığını daha fazla anlatacağız. İnşallah bu problem gibi görünen şeyler ki bizce problem olmaması gerekiyor, hepsinin çözülmesi gerekiyor."