ES TV'de konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt şu ifadeleri kullandı;
"Türkiye'de hukuk bitmiş, demokratik gelenekler ortadan kaldırılmış. Bir partinin kongresine bile devlet karışır hâle gelmiş. Bu şartlar altında kayyum mu atanacak, mutlak mutlan mı olacak, efendime söyleyeyim, Ali mi gelecek, Veli mi gidecek tartışmaları olurken, Cumhuriyet Halk Partisinin kongrelerinde "Ben aday olayım, sen olma, sen ol, öteki olmasın" kavgası olamaz. Ben bunu çok net kongre sürecinin başından beri söylüyorum. Hem Ekrem Bey'le hem Özgür Bey'le görüşmemizde bana verilen budur, görev budur. Biz Eskişehir'de bu görevi yerine getiriyoruz. İlçelerde tek adayla çıktık, hiçbir sıkıntı olmadı. Her iki ilçede de katılan, oy kullanan, geçerli oyların neredeyse %99'unu alarak başkanlarımız seçildi.
Tepebaşı'nda 10 civarında çizik vardı, Odunpazarı'nda 6 çizik vardı. Dolayısıyla, parti tabanı da bu görüşü benimsedi ve biz o kongreler sürecinde de şunu söyledik: "Başarılı olan yöneticilerin arkasında duracağız. Başarılısınız, tebrik ederiz" demekten gocunmayacağız. Ben o nedenle il kongresinde Talat Yalaz'ı destekleyeceğimizi, onun kongrede seçilmesi için uğraşacağımızı söyledim. Dolayısıyla da genel kabul gördü. Başka da aday çıkmayacak gibi duruyor. Bu, bir demokratik eksiklik değil. Hele hele memleketi bu hâle getirmiş Adalet ve Kalkınma Partililerin değerlendireceği bir şey değil. Çünkü onlar daha hayatlarında iki adaylı bir kongre, delege bile seçmediler. O nedenle biz Pazar günü gideceğiz. Başarılı olduğunu gördüğümüz başkanların arkasında duracağız, duruyoruz. İl yönetiminde belli değişiklikler olabilir, olmalıdır. Çünkü iki yıl boyunca yoruldu bazı arkadaşlarımız. Bazı arkadaşlarımız işi gereği bıraktı. Bazıları gençlik kotasından, işte yaşı nedeniyle eksilecek filan derken, ciddi bir yönetim takviyesiyle Eskişehir'i kucaklayacak, Eskişehir'de partiyi iktidar partisi yapacak bir yönetimi oluşturmak istiyoruz.
Türkiye'de neyin ne olduğunu kimse bilemiyor. Bir ilçenin nüfusunun kaç olduğu konusunda bile tartışma var. Tereddüt yaşıyoruz. Arkadaşlarımız 20 binin altında diye düşünerek böyle bir hamleyi yapmışlar. Şimdi birileri de yirmi binin üstünde diyor. Burada abartılacak bir şey yok. Seçim Kurulu'na sordu il başkanımız. "Bu kişilerin il delegesi olarak seçilmesinde bir sakınca var mıdır, yok mudur? Sakınca varsa delege listesinden düşürün." diye sordu. Seçim Kurulu Sivrihisar'a yazı yazdı. O gelecek yazıya göre bir hareket yapılacak, bir değerlendirme yapılacak. Kongreden önce bu yazı gelecek. Tabii tabii. Aksi takdirde, bu işte aynı mutlak butlan tartışması gibi aylarca sürer. Hele bizim bazı arkadaşlarımız da bu işleri seviyor. Kaşıyacak. Tek adaylı altı yüz kişinin girdiği bir kongrede üç kişinin oy kullansa ne olur, kullanmasa ne olur, seçim sonucuna nasıl etkisi olur, seçim sonucunu nasıl sakatlar? Bunun hangi mantıkla söylüyorlar, onu da anlamış değilim.
2 aday olur, 3 aday olur, tartışırlar. Seçim bir iki oyla kazanılır, kaybedilir. O zaman belki bu gerçekten bir sakatlama söz konusu olabilir. Şimdi bunu abartmanın anlamı yok ama bizim partiyle ilgili olduğu sürece bu basında da efendim diğer organlarda da çok konuşuluyor, çok tartışılıyor. Hatta işte bugün okudum ben, "Akıl evvelin biri de Kazım Kurt niye karışmıyor? Madem karıştırdı, buna niye karışmadı?" falan. Şimdi yani biz yönetim kurulu listesine, efendim delege listesine karışacak pozisyonda değiliz. Öyle bir hadsizlik de yapmam. Şimdiye kadar yapmadım ama o haddini bilmeyenler işte konuşuyorlar, yazıyorlar.
Biz her zaman ortak düşünce üretmekten yanayız. Şöyle bir değerlendirme yapıyorlar, ben bunu kabul etmiyorum. Biz geçen kongrede karşı karşıyaydık. Sanki ile nihaye karşı karşıya gelelim gibi bir şey var. Biz uzlaştık. Pazar günü kongre bitti, pazartesi günü ben gittim, kutladım. "Tebrik ederim, başkanımızsın, arkandayız." dedim, yürüdüm. İki yılda da hiçbir sorun yaşamadık.
Talat Yalaz ile uyumlu bir çalışma yaptık. Talat Yalaz'ın başarılı olması için ben uğraştım, benim başarılı olmam için o uğraştı. Dolayısıyla biz o işleri aştık, öyle bir derdimiz yok. Şimdi niye tartışalım, niye kavga edelim? Yani böyle bir noktada... Ben kongrede de bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Bunun Eskişehir'e yararlı bir sonuç doğuracağını da biliyorum. Sivrihisar meselesi çok önemsenecek, çok abartılacak bir şey değil. Net kararı seçim kurulu verecektir. Sivrihisar Seçim Kurulu, Eskişehir Seçim Kurulu, işte hangisi ise... Çünkü Sivrihisar'ı da ilgilendiriyor, Eskişehir'i de ilgilendiriyor. Ona göre bir karar verilir. Delege listesinden çıkartılması gerekiyorsa çıkartılır."