Saadet Partisi Eskişehir İl Gençlik Başkanı Mücahit Ateş şu ifadeleri kullandı;
"Bizler Saadet Partisi olarak, her hafta olduğu gibi bu hafta da milletimizin gerçek gündemini, suni gündemlerin arkasına gizlenen sorunları konuşmak için buradayız. Gündemimiz, küresel sömürü düzeninin acımasızlığından, ülke yönetimindeki adalet açığına ve şehirlerimizdeki plansızlığın vatandaşımıza ödettiği bedele kadar bir bütündür.
Bu hafta da küresel vicdanın kanayan yarası Gazze olmuştur. Genel Başkanımız Sayın Mahmut Arıkan'ın da bu hafta Meclis Grup Toplantımızda ifade ettiği gibi, "ateşkes" kelimesi bir aldatmacaya dönüşmüştür. Terörist İsrail, 10 Ekim'den bu yana 200'den fazla ateşkes ihlali yaparak zulmüne devam etmektedir. Refah Sınır Kapısı hâlâ kapalı, yardımlar engellenmektedir.
Aynı sömürgeci zihniyet, bugün Sudan'da kardeşi kardeşe kırdırmaktadır. Emperyalist odakların ülkenin kaynaklarını sömürmek için iç savaş çıkardığını görmek zorundayız.
Saadet Partisi'nin "Adil Bir Dünya" vizyonu, tam da bu zulme karşı bir duruştur. Biz, "Güçlünün haklı olduğu" bu zalim düzeni reddediyor, "Haklının güçlü olduğu" yeni bir dünyayı savunuyoruz. İktidarı, ABD yetkililerinin "sömürge valisi" edasındaki açıklamalarına en güçlü tepkiyi vermeye davet ediyoruz.
Bu adaletsiz küresel düzenin yansımalarını maalesef iç siyasette de görmekteyiz. Bu hafta, milyonlarca öğrencimizi ve ailelerini ilgilendiren KYK burs ve kredileri gündemdeydi.
Saadet Partisi olarak Meclis'e sunduğumuz, "Mevcut burs miktarları öğrencilerin barınma, beslenme, ulaşım gibi temel ihtiyaçlarını karşılıyor mu?" diye sorduğumuz Meclis Araştırması Önergesi, iktidar ve ortağının oylarıyla reddedilmiştir.
Buradan soruyoruz: Önceliğiniz nedir? Gençlerimizin insanca yaşayarak eğitim alması mı, yoksa faize, ranta ve yandaşlara kaynak aktarmak mı?
Bizim vizyonumuzda, devletin görevi gencine borç sarmalı yaratmak değil, onun geleceğini inşa etmektir. "Önce Ahlak ve Maneviyat" diyen, "Üreten Türkiye" hedefine kilitlenmiş bir nesil, ancak böyle adil bir eğitim sistemiyle yetişir. Bu önerinin reddedilmiş olması, iktidarın gençlere bakışını net olarak ortaya koymuştur.
Küresel zulme ve ulusal adaletsizliğe sebep olan zihniyetin, şehirlerimize yansıması ise plansızlık ve liyâkatsizliktir.
Geçtiğimiz hafta Eskişehir'de yaşananları hep birlikte gördük. Kısa süreli bir yağmurun ardından kilitlenen trafik, aksayan tramvay seferleri ve sular altında kalan yollar, bu şehrin altyapı sorunlarının hâlâ çözülemediğini göstermiştir. Vatandaşlarımız, işine ve evine gitmekte büyük çile çekmiştir.
Bu durum, şehirleri beton yığını olarak gören, altyapıdan çok üstyapıya yatırım yapan, "rant" odaklı şehircilik anlayışının kaçınılmaz bir sonucudur. "Milli Görüş" belediyeciliğinin temeli ise liyâkattir, israfın önlenmesidir ve insanın hayatını kolaylaştıran kalıcı çözümler üretmektir. Çözüm "Adil Düzen"dedir.
İster Gazze'deki zulüm, ister Sudan'daki iç savaş, ister gencimizin KYK çilesi, isterse Eskişehir'deki trafik kaosu olsun... Hepsinin temelinde aynı sorun yatmaktadır: Hakkı ve adaleti değil, gücü ve çıkarı esas alan "Zalim Düzen".
Saadet Partisi olarak biz, bu düzene teslim olmayacağız. "Yaşanabilir Bir Türkiye", "Yeniden Büyük Türkiye" ve "Adil Bir Dünya" ideali için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Bildiniz gibi yarın 10 Kasım, unutamadığımız, ülkemizin Kurucu Lideri Mustafa Kemal Atatürk'ü ve onun şahsında bu cennet vatan uğruna can veren şehitlerimizi rahmetle yâd ediyoruz."