AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Engin Vural şu ifadeleri kullandı;
"Kazım Kurt yıllardır hizmet üretmekten çok siyaset yapmayı tercih eden bir yönetici olarak Odunpazarı’nı yönetmeye çalıştı. Hâlbuki bakanlığın yetkili olduğu ve planlamasının söz konusu olduğu yerler yalnızca afet riskli alanlar ve 1/100.000 gibi çok üst ölçekteki stratejik planlardır. Bakanlık şehirler için bu ölçekte planlama yapabilir.
Bunun haricindeki 1/50.000 ve 1/25.000 ölçekli planlamalar; kentin neresi ticaret, neresi sanayi olacak, ulaşım aksları nereden geçecek gibi konuları kapsar ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nde onaylanır. Yerel yani ilçe belediyeleri de 1/5.000 nazım imar planı ile 1/1.000 uygulama imar planlarını yapar. Kazım Kurt da bunu çok iyi biliyor. Şimdi sürekli bakanlığa “top atarak” bakanlık üzerinden popülist bir yaklaşım sergiliyor. Buradaki maksat bir iş ya da icraat üretmek değildir; bahaneleri başkasına yıkmaya çalışmaktır.
Bugün kendileri Erenköy’de, Huzur’da, Çankaya’da kat artışı yaptı; bunu hepimiz gördük. Kendi içinde iki katlı olan, bitişik nizam alanları ayrık nizama çevirerek dört kata çıkardılar. Burada bakanlığa bir kere sormuşlar mı: “Biz böyle bir yol izliyoruz, böyle bir planlama yapıyoruz, süreci bu şekilde yürüteceğiz” diye? Sormuyorlar. Meclisten geçer; meclis üyeleri onaylar. Sonrasında plan taslak hâlinde Büyükşehir meclisine götürülür. Büyükşehir Belediyesi inceler; onaylaması gerekiyorsa onaylar. Akabinde Odunpazarı İlçe Belediye Meclisi’ne gelir ve meclis de onaylarsa süreç neticelenir. Sonrasında askıya çıkar, itirazlar incelenir; itiraz yoksa planlama hayata geçer.
Ama Odunpazarı Belediyesi ve Kazım Kurt bunu sürekli yapıyor. Biz böyle söylediğimizde de kendisi “Ben bir şey dediğimde hemen beni kamu ile itişiyormuş gibi algılatıyorlar” diyor; peki yaptığı bundan başka nedir? Erenköy’de kimse “İki kattan dörde çıkaramazsın” dedi mi? Demedi. 10 kat da yapabilirdi. Burada önemli olan yoğunluk hesaplamaktır. Kentsel planlama yapılırken orada yaşayacak nüfusun yoğunluğu ve bu yoğunluğa hitap edecek sosyal donatılar düşünülür; belediyeler ve şehir plancıları buna göre planlama yapar, meclisten geçirir ve onaylatır.
Kazım Kurt yine en iyi bildiği şeyi yapıyor. Hizmet yerine siyaset yapmayı tercih ediyor. Biz istiyoruz ki Eskişehir arazi üretsin, yeni planlamalar yapsın, yeni arsalar üretsin. Bugün Erenköy’de 2 kattan 4'e çıkardılar; bu güzel bir şey. Ancak bana kalırsa şunun yapılması gerekir: Bu gibi yeniden doğacak bölgelerde ellerini korkak alıştırmamaları gerekir. Bu bir “rant” değildir; Eskişehir’e vizyon kazandırmaktır.
Türkiye’de sanırım 30 büyükşehir belediyesi var ve bunlardan yalnızca 14’ünde gökdelen yok; Eskişehir de bunlardan biri. “Gökdelen” denildiğinde akıllarına hemen para geliyor. Hâlbuki bu para meselesi değil; şehrin vitrinidir, imajıdır, şehre kazandırılmış bir vizyondur. Bir mağazanın vitrini güzelse cazip gelir, talep oluşur; vitrin kötüyse talep beklemek zordur.
Odunpazarı Evleri, tarihi yapıları nedeniyle kentin kimliğine kazandırılmış bir bölgedir. Yenilenmiş bir bölge olması sebebiyle turizmi çeker. Ancak yeni imar planlarıyla kentsel doku hesaplanarak, gerçekten kentsel dokuyu düşünerek ilerlenirse; Eskişehir için bambaşka planlamalar, sokaklar, caddeler, bulvarlar söz konusu olabilir. Dertleri hizmet üretmek değil; iki kattan dört kata çıkarmak tek başına marifet değil. Bunu daha detaylı, daha ciddi ve sosyal yaşamı da gözeterek planlamak gerekirdi. Benim söyleyeceklerim bu kadar."