Eskişehir Elektrikçiler Odası Başkanı Ahmet Namık Akdoğan şu ifadeleri kullandı;
“Odunpazarı Belediyesi’nin Elektrik Mühendisleri Odası’yla yapmış olduğu bir protokol var. Biz de Elektrikçiler Odası olarak bu protokolü önemsiyoruz. Yeni açılacak iş yerlerinin tüm elektrik aksamları kontrol ediliyor. Topraklama sisteminin çalışıp çalışmadığına bakılıyor. Elektrik mühendisleri iş yerine giderek bir rapor hazırlıyor. Gerçekten de ileriye dönük herhangi bir sıkıntı yaşanmaması için bu tür önlemlerin alınıp alınmadığı, gerekli kaçak akım rölelerinin ve tesisatın uygunluğu yerinde denetleniyor.
Bu uygulama bu yıl başladı ama Eskişehir’de yalnızca Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’ne kayıtlı 23 bin esnaf var. Ticaret Odası’na kayıtlı yaklaşık 18 bin esnafı da dahil ettiğimizde ciddi bir kitleye ulaşmış oluyoruz. Bu yüzden daha çok yol kat etmemiz gerekiyor. Geriye dönük olarak da bazı tedbirlerin alınması şart. Yani, 10 yıl önce ruhsat almış ve hâlâ faaliyette olan iş yerlerinde elektrik tesisatlarının durumu nedir, buna da bakmak lazım.
Her zaman söylediğimiz gibi, burada vatandaşın talebi de çok önemli. Çünkü elektrik şakaya gelmez. Mutlaka yüzde yüz tedbir alınması gereken bir alandır. Bu nedenle buradan tüm vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum. Gerek iş yerlerinde gerekse meskenlerde elektrikle ilgili tedbirlerin alınması şart. Her esnafın, her ailenin mutlaka tanıdığı bir elektrikçi vardır. Ancak burada da dikkat edilmesi gereken hususlar var.
Geçtiğimiz günlerde hepimizi üzen bir olay yaşandı. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanımızı saçma bir nedenden dolayı kaybettik. Hep söylüyorum. Eskiden berberler diş çekerdi, sünnet yapardı. Devlet bu uygulamaların önüne geçti. Şimdi herkes kendi işini yapıyor. Bizim sektörümüzde de durum aynı. Elektrik işi ihtisas gerektiren bir alandır. Bu nedenle bu meslekte ehliyet ve liyakat çok önemli. Dikkat, titizlik, önlem… Bunların hepsi hayati öneme sahip.
Vatandaşlarımızın “acı patlıcanı kırağı çalmaz” zihniyetinden vazgeçmesi gerekiyor. Elbette ki her şey Allah’ın takdiridir ama Peygamber Efendimiz “Önce tedbir, sonra tevekkül” buyurmuştur. “Deveni sağlam kazığa bağla, sonra Allah’a tevekkül et” demiştir. Ama maalesef günümüzde insanlar tedbir almadan tevekkül bekliyor. Bu doğru bir yaklaşım değil.
Bu yüzden vatandaşlarımız, elektrikçilerle çalışırken seçimlerine dikkat etmelidir. Bu yıl, yani 2025 içerisinde yeni bir yönetmelik yürürlüğe girdi. Benim 463 üyem var; bunların 300’ü elektrik tesisatıyla ilgileniyor. Yanlarında çalışan kalfa ve ustaların da belgeli olması gerekiyor. Yani artık herhangi birini yanımıza alıp çalıştıramıyoruz. Mutlaka ustalık ya da kalfalık belgesi olacak; bu belgeler de çıraklık eğitim merkezlerinden alınmış olacak.
Her zaman itiraz ettiğim bir konu var; burada tekrar dile getiriyorum: Mesleki Yeterlilik Belgesi, zaten mesleği olan kişilere verilir. Fakat bizde bu belge, sadece ilkokul mezunu olup üç aylık kursa katılanlara, para karşılığında veriliyor ve bu kişiler ustalık belgesi almış gibi çalışmaya başlıyor. Bu çok yanlış bir uygulamadır. Millî Eğitim Bakanlığı’nın ve il milli eğitim müdürlüklerinin bu konuyu ciddiyetle ele alması gerekiyor.
Mesleki yeterlilik belgesi Avrupa’da gerçekten bir meslek sahibi kişilere verilir. Ama bizim ülkemizde bir kişiye sadece üç aylık bir kursla elektrikçi belgesi veriliyor. Bu kabul edilemez. Belki kalıpçıya, demirciye, duvarcıya verilebilir ama elektrik işi ihtisas gerektirir. Rastgele kişilere böyle belgeler verilerek sahaya sürülmesini doğru bulmuyoruz.
Bu tür yanlış uygulamaların sonucu, az önce örnek verdiğiniz gibi, elektrik akımına kapılmalar ve yangınlar olarak karşımıza çıkıyor. Bu tehlikelerin önüne geçmek için hem devletin gerekli tedbirleri alması hem de vatandaşın kendi iradesiyle hareket etmesi şart. Bu konuya hep birlikte dikkat etmeliyiz.”