Türkiye’de tekstil ve hazır giyim sektöründe son dönemde konkordato başvuruları, işletme kapanmaları ve üretimde ciddi düşüşler öne çıkıyor. Sektör temsilcileri, birçok firmanın faaliyetlerini durdurduğunu ya da üretimini önemli ölçüde azalttığını ifade ediyor. Yaşanan gelişmeler, sektörün uzun süredir karşı karşıya olduğu finansman ve maliyet baskılarını yeniden gündeme taşıdı.
Son iki yıl içinde sektörde istihdam kaybının 300 bine yaklaştığı belirtiliyor. İstanbul, Denizli, Bursa, Gaziantep ve Kahramanmaraş gibi üretimin yoğun olduğu illerde bazı işletmelerin üretimi tamamen durdurduğu, üretime devam eden firmaların ise kapasitesini yüzde 30 ile 40 seviyelerine kadar düşürdüğü kaydediliyor. Bu durum, hem iç piyasada hem de ihracatta daralmaya yol açıyor.
Türkiye gazetesinde yer alan habere göre, Avrupa pazarında talebin zayıflaması ihracatı olumsuz etkiliyor. Buna ek olarak Çin, Bangladeş ve Vietnam gibi ülkelerin daha düşük fiyatlarla pazarda yer alması rekabeti zorlaştırıyor. Enerji ve ham madde maliyetlerindeki artış ile döviz kurundaki baskı da firmaların üretim planlarını sınırlayan unsurlar arasında gösteriliyor.
Sektörde iş gücü tarafında da önemli değişimler yaşanıyor. Geri dönüşlerle birlikte Suriyeli iş gücünün azalması üretimde etkisini hissettiriyor. Genç nüfusun tekstil ve hazır giyim alanına ilgisinin düşük kaldığı, bu nedenle nitelikli eleman bulmanın zorlaştığı ifade ediliyor. Bazı firmaların, artan maliyetler nedeniyle üretimi yurt dışına taşıma seçeneğini değerlendirdiği de dile getiriliyor.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, konkordato süreçlerinin yalnızca firmaları değil, tüm tedarik zincirini etkilediğini belirtti. Ahmet Öksüz, sektördeki tabloyu şu sözlerle anlattı:
"Bir firmanın konkordato ilan etmesi, sadece kendi geleceğini değil, o firmaya ham madde, ürün ya da hizmet sağlayan yüzlerce tedarikçiyi de doğrudan etkiliyor. Sektörde 300 firma konkordato ilan etti. Konkordatolar yalnızca banka ve kamu borçlarını kapsamalı, piyasaya olan borçlar ise kapsam dışında tutulmalı. Aksi hâlde ticaretin sürekliliği tehlikeye girer."
Sektör temsilcileri, mevcut koşulların devam etmesi hâlinde üretim ve istihdamdaki daralmanın sürebileceğini belirtiyor. Firmalar, finansmana erişimin kolaylaştırılması, düşük faizli yatırım kredileri, döviz kurunda istikrar ve ihracata yönelik desteklerin önemine dikkat çekiyor. Mevcut tablo, tekstil ve hazır giyim sektörünün içinde bulunduğu zorlu süreci tüm yönleriyle ortaya koyuyor.





