Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İKK İl Sekreteri Salih Eğerci şu ifadeleri kullandı;
"19 Eylül 1979 iş bırakma eylemini selamlıyoruz. TMMOB Mühendis, Mimar ve şehir plancıları dayanışma günümüz kutlu olsun!
Ülkemizdeki mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleki ve demokratik mücadelesinin en görkemli dışavurumlarından biri olarak tarihe geçen 19 Eylül 1979 İş Bırakma Eylemini 46. yılında bir kez daha coşkuyla selamlıyoruz!
19 Eylül’ün mirasını yaşatmak için ilan ettiğimiz TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günümüz kutlu olsun!
Bundan tam 46 yıl önce meslektaşlarımızın yaşadığı hak kayıplarını ve ücret adaletsizliklerini protesto etmek için TMMOB’nin çağrısıyla gerçekleştirilen eylemde maden ocaklarından enerji santrallerine, fabrikalardan şantiyelere, kamu kurumlarından limanlara kadar pek çok iş yerinde üretim durdurulmuştur.
Bizler için 19 Eylül İş Bırakma Eylemi, ülkesini için düşünen, planlayan, üreten mühendis, mimar ve şehir plancılarının kendi güçlerini farkına vardığı tarihtir.
46 yıl sonra bugün de, yazık ki emekçi gelenek toplumsal kesimlerin değişmeyen durumu haline gelmiştir.
Ülkemiz her geçen gün derinleşen ekonomik kriz koşullarında; biz mühendis, mimar ve şehir plancıları da ağır hayat koşullarının bedellerini ödemekteyiz. Kamusal yatırımların azalması, bilimin ve tekniğin önüne geçmesi, sermayenin ihtiyaçlarının halkın ihtiyaçlarının önünde tutulması nedeniyle mesleğimiz sistematik olarak değersizleştirilmektedir.
Kamu çalışanlarımız sürekli baskı altında, düşük ücret, kadro sorunu, özlük haklarının ihlal edilmesi, düşük ek göstergeler gibi birçok sorun ile yüz yüzedir. Güvencesiz-sözleşmeli istihdam modellerine yönelme, atamalarda liyakatın ortadan kalkması gibi problemler teknik personelin iş yükünü artırırken, iş riski de giderek büyümektedir.
Mimarlık, şehir plancılığı hizmeti alması engellenmektedir. Bu durumun toplumumuza maliyeti daha büyük felaketler, daha güvensiz bir hayat ve her alanda geri kalmışlık olmaktadır.
Benzer şekilde kamuoyuna “sahte diploma” olarak yansıyan skandallar da ortak geleceğimize büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Üzülerek görüyoruz ki hem yurttaşlarımızın can ve mal güvenliğini hem ülkemizin geleceğini riske atacak ticaret konusu yapılmaktadır. Üretimin her alanında, eğitimden sağlığa, şehircilikten altyapıya kadar tüm kamusal hizmetlerin temelini dinamitleyen bu suç, telafisi mümkün olmayan felaketlere davetiye çıkarmaktadır.
Geldiğimiz noktada sorunlarımızı tespit ederken, ülkemizin içerisinden geçtiği bu kriz koşulları altında mesleğimizin onuru, emeğimizin ve iş gücümüzün korunması kararlılığımızı biliyoruz.
Herkes bilsin ki bedeli ne olursa olsun halkımız için mücadele etmekten bir adım bile geri adım atmayacağız. Bizler mesleğimizi bilimi, demokrasiyi ve toplumsal yararı esas alarak savunacağız.
Bu noktada TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının Güncel Sorunları ve Çözüm Önerileri Yerel Kurultayları ve hemen ardından 18 Ekim’de Ankara’da gerçekleştireceğimiz Merkezi Kurultayımız bizler için yeni önemli bir başlangıç noktası olacaktır. Yaşasın TMMOB örgütlülüğü. Yaşasın mücadelemiz.”