Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı Fesih Bingöl şu ifadeleri kullandı;

"Bayramlar toplumsal dayanışma ve paylaşma duygularının en yoğun yaşandığı günlerdir. Ne var ki bu bayramda da İslam dünyasından, Gazze’den, farklı mazlum coğrafyalardan gelen canhıraş feryatlar, kesif dumanlar sevinçlerimize gölge düşürmüştür. Hem ülkemizde, hem coğrafyamızda hem de dünyada herkesi umutsuzluğa sevk eden hadiseler yaşanmaktadır. Yaşadığımız dünyada çifte standart hakimdir, zulüm ve sömürü düzeni hakimdir. Bu sistemin terör ve kaostan başka insanlığa verebileceği hiçbir şey yoktur. Çünkü bu sistem ahlaki temelden, adalet duygusundan ve adil paylaşımdan yoksundur. Bu kaos, bu zulüm ancak ve ancak gücü değil, hakkı üstün tutan bir anlayışla önlenebilir.

Bu bayramda isterdik ki her şey milletimizin arzu ettiği istikamette gelişsin fakat maalesef bir yandan işsizlik, bir taraftan hayat pahalılığı, diğer taraftan ahlaki ve toplumsal bunalımlar milletimize gerçek bayram yapma fırsatı vermemiştir.

Türkiye'de son aylarda gündeme zaman zaman farklı konular geliyor olsa da vatandaşımızın değişmeyen tek gündemi vardır; ekonomide istikrarsızlık ve geçim sıkıntısı. İşsizlik, enflasyon, hayat pahalılığı, insanların her geçen gün düşen hayat standardı ve tabii ki zamlar maalesef en çok duyduğumuz kelimeler, en çok işittiğimiz kavramlar artık bunlar oldu. Çarşıda, pazarda, okulda, otobüste, berberde, evde, aile ve dost meclislerinde insanımız ekonomiden başka bir şey konuşmaz, konuşamaz hale geldi. Böyle bir dönemi yaşıyoruz.

Sabahtan akşama alın teri döken fakat emeğinin karşılığını alamayan milyonlarca çalışanımızın yanında bir de hiç işi olmayan milyonlarca insanımız var. Emeklimiz perişan, çiftçilerimiz perişan, siftah yapamayan, elektrik, su parasını ödeyemeyen, vergi yükü altında ezilen esnaflarımız perişan. Sanayide ithalat rejiminden vazgeçip yerli ve üreten bir ekonomiye geçilip milletimizin evlatları iş bulup müreffeh bir Türkiye kurulmadıkça, ekonomide liberal kapitalist faizci ve borca dayalı iktisadi yapıdan vazgeçip faizsiz adil düzene geçilmedikçe, eğitimde taklitçi ve liberal eğitimden vazgeçilip milli ve manevi değerlerimize bağlı, ahlak ve maneviyatı önceleyen bir eğitim sistemine geçilmedikçe, Türkiye'de çatışmacı, baskıcı, batıcı yapıdan vazgeçilip İslam kardeşliğini pekiştirecek politikalara döülmedikçe içte huzur ve barış sağlanamayacaktır.

Dış politikada İslam Birliği kurulup Türkiye burada yerini almadıkça; Saadet partimizin temel ilkeleri olan barış, hürriyet, adalet, refah ve saygınlık olmayacak, yaşanabilir bir Türkiye kurulamayacak, yeniden büyük Türkiye ve adil bir dünya kurulamayacaktır.

Siyonist rejimin işgali altındaki Gazze'ye yalnızca gıda ve ilaç taşıyan Madleen (Medlin) gemisine yönelik gerçekleştirilen alçakça saldırıyı ve alıkoymayı şiddetle lanetliyoruz.

Uluslararası toplum, terörist İsrail'in bu alçaklığına sessiz kalamaz.

Bu bir terör saldırısıdır.

Birleşmiş Milletler sözleşmeleri de dahil olmak üzere uluslararası hukukun uluslararası topluma yüklediği sorumluluk açıktır. Aksi takdirde, bu saldırıya sessiz kalanlar da bu insanlık suçuna ortak olacaktır.

Saadet partisi olarak çağrıda bulunuyoruz:

Gazzedeki zulme ve soykırım suçuna karşı duran tüm ülkelerin katılımıyla her ülkeden birer geminin yer alacağı yeni bir uluslararası insani yardım filosu oluşturulmalıdır.

Ve açıkça ilan ediyoruz:

Bu filonun Türkiye'den yola çıkacak ilk gemisine Saadet partisi öncülük etmeye hazırdır.Bu vesileyle tekrar Kurban bayramınızı tebrik ediyor saygılarımı sunuyorum. Katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum."