Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, partisinin Kilis’te düzenlediği mitingde uzun ve ayrıntılı bir konuşma yaptı ve şu ifadeleri kullandı;
"Bugünkü iktidar daha seçimim olmadan, "Eğer iktidardan belediye başkanı seçmezseniz destek alamazsınız." demişti. Bizler de Ankara'da 2019 yılında seçilmeden önce halka büyük korku saldılar. "Teröristler belediyeyi yönetecek, işçileri işten çıkaracaklar, sosyal yardımları kesecek." diye söylemedikleri kalmamıştı.
Ama Ankara halkı seçti, 25 yıl sonra bir değişiklik yaptı ve değişiklikten sonra çok memnun kaldı ki, Türkiye rekoru kırarak %60'ın üzerinde bir oyla beni tekrar göreve getirdi.
Yani iktidara şunu söyledik: "Sizler bizi korkutamazsınız. Bir değişiklik yaptık, memnun kaldık." İşte o değişikliği şimdi iktidarda yapmak durumundayız. "Biz gidersek maaş alamazsınız, biz gidersek ekonomi batar..." falan filan diyerek halkı hâlâ korkutuyorlar.
Oysa, Sayın Temel Karamollaoğlu'nun söylediği gibi, "Hangi suçlar kaldı ki, iktidar değişirse onlar şu suçları işler işleyecek diyorsunuz? İşlemediğiniz suç mu kaldı?" diyor. Yani ekonomi bozuldu, asayiş bozuldu, ülkede çözülmedik, çekmedik yer kalmadı, sistem bozuldu. Değişirse ne olur? İşte Ankara'daki, İstanbul'daki, Türkiye'nin birçok yerinde değişiklik yapan belediyelerdeki durum olur. Dolayısıyla artık iktidarın değişme zamanı gelmiştir.
Bizler tekrar seçildikten sonra, bütün belediye başkanları olarak genel merkezimiz bir memnuniyet anketi yaptı. Birinci yılın sonunda yapılan memnuniyet anketinde, özellikle yeni seçilen bütün belediyelerimizde başarı vardı, sevgi vardı ve ortalama %58 memnuniyet vardı. Bu neyi gösteriyordu? Eğer bu şekilde devam ederse, mutlaka ve mutlaka iktidarın değişmesi sonucunu doğuracak.
Dolayısıyla bir şeyler yapılması lazımdı ve Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin tamamına operasyonlar başladı. "Onlar sütten çıkmış ak kaşık, Cumhuriyet Halk Partili herkes suçlu." Var mı böyle bir şey? Daha bugün, bugün sabah okuduk ki Et ve Süt Kurumu Türkiye'de hayvancılığı bitirdiği yetmemiş gibi iktidarın dışarıdan et ithal ediyor. Bir bakıyorsunuz, dışarıda kendi ortak olduğu firmadan ithal ediyor. Bakalım ne yapacaklar, tutuklayacaklar mı?
Buna benzer, Türk parasının üzerinde imzası olan insan şu anda tutuklu. Ama bunların hiçbirisini kendi üstlerine kondurmuyorlar. Varsa yoksa Cumhuriyet Halk Partili belediyeler suçlu. Bakın, açık yürekle şunu söylüyoruz: "Bizim dokunulmazlığımız yok, yargılayabilirsiniz. Yargılayın. Zaten öyle şeyler yapıyoruz ki, kendi dönemimizde en ufak bir suç işleyen varsa, mutlaka zaten kendimiz savcılığa gönderiyoruz." Korkmuyoruz. Ancak adalet istiyoruz, adaleti yargılama istiyoruz. Canlı yayında yayınlayın ki, kim suçlu, kim iftira atıyor bunu bütün millet görmesi lazım. Çünkü bütün mahkeme kararlarının üzerinde şöyle yazar: "Türk milleti adına hüküm veriyor." Madem Türk milleti adına hüküm veriyor, verilecek hükmü herkes görmeli ve verilecek hükümden tatmin olmalıdır.
Böyle olmadığı müddetçe, bakıyorsunuz Sayın İmamoğlu'nun Twitter adresi yasaklanıyor. Dün yayınlanan iddianameye karşı tezlerini savunmak için başka bir site açılmış, iddianamedeki iddiaları çürütmek için. Onu da yasakladılar. Yani bu ülkede iddia etmek, suçlamak, peşinen mahkum etmek serbest; ama kişinin kendini savunması yasak. Buna da adalet midir, Allah aşkına?
Ta başından beri yanlış başladı. Her şeyden önce masumiyet ilkesi var. Tutuklu yargılanmama ilkesi var ama bunlar hepsi çürüdü. İşine gelen anında tutuklanıyor ve her gün televizyonlarda görüyorsunuz, peşinen mahkum ediliyor. Bakın, yargılama esnasında bizim belediye başkanlarımızın ifadesini aldılar. Avukatları daha bunu alıp başkasıyla paylaşmadan sosyal medyadan, WhatsApp'tan herkes bunu gördü. Yine aynı şekilde, iddianame ortaya çıkmadan televizyonda birçok yorumcu, yandaş yorumcu iddianamenin sayfasına kadar açıkladılar. Hani yargılamanın, hazırlık soruşturmasının gizliliği vardı? Ne oldu? Bunların hepsi ortadan kalktı ve sürekli şekilde suçlamaya başladılar. Böyle adalet olmaz. Adalet olacaksa, öncelikle Türkiye'de yolsuzluğun kralını yapan bir aile var, Gökçek ailesi var, onlardan başlayın."





