Market raflarındaki süt ve süt ürünleri fiyatlarındaki artış hız kesmeden devam ediyor. Son beş yılda temel süt ürünlerinde yaşanan fiyat değişimleri, üretici ile market arasındaki farkı daha görünür hale getirdi.
Meclis Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, 2020 yılının Aralık ayında 7,5 TL olan 1 litre sütün, 2025 yılının Aralık ayında 50 TL’ye yükseldiğini söyledi. Gürer, aynı dönemde tereyağının kilogram fiyatının 40 TL’den 380 TL’ye çıktığını, peynirin ise 50 TL’den 650 TL’ye yükseldiğini ifade etti. Raf fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığını belirten Gürer, çiğ süt alım fiyatlarının bu artışa ayak uydurmadığını vurguladı. Üretici ile market arasındaki fiyat farkının giderek açıldığını dile getirdi.
Ulusal Süt Konseyi’nin tavsiye ettiği çiğ süt fiyatlarının sahada uygulanmadığını savunan Gürer, üreticinin yaşadığı durumu şu sözlerle anlattı: “İnekten sütü sağan mutsuz. Üretici, ürettiği sütü aracının belirlediği fiyata satmak zorunda kalıyor. 1 litre süt satıp 1.5 kilo yem alamayan üretici zarar ediyor ve ineğini satıyor.” Gürer, son beş yılda süt ve sütten elde edilen ürünlerin raf fiyatlarının yüzde 600 ile yüzde 1.200 arasında arttığını söyledi.
Gürer, yeni belirlenecek çiğ süt fiyatının üreticiyi tatmin etmemesi durumunda inek satışlarının daha da artacağı uyarısında bulundu. 2020 ile 2025 yılları arasında ayran fiyatlarının da önemli ölçüde yükseldiğini hatırlatan Gürer, litresi 6 TL olan ayranın 50 TL’ye çıktığını ve bunun yüzde 733 oranında bir artış anlamına geldiğini belirtti. Fiyatların bölge ve marketlere göre daha da yükseldiğini kaydeden Gürer, emekli ve dar gelirli vatandaşların peynir reyonuna bakmakla yetindiğini söyledi.
Süt ve süt ürünlerinde yaşanan bu fiyat artışları, market raflarında her geçen gün daha net görülürken, üretici tarafında çiğ süt fiyatlarının aynı hızla yükselmemesi dikkat çekiyor. Üretimden rafa kadar olan süreçte oluşan fark, son yıllarda daha belirgin hale gelmiş durumda.





