AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu şu ifadeleri kullandı;
“Öncelikle bugün burada bu kupayla birlikte poz vermek, tabii ki herkese nasip olmaz. Bugün bizlere nasip oldu. Bu yüzden mevcut yönetimi kutluyor, hepsini tek tek yanaklarından öpüyorum. Bugün çok mutlu olmamız lazım. Ama yine biz zorlu işleri konuşuyoruz. Ödemeler, borçlar, alacaklar...
Ama Eskişehirspor’un gerçeği burada. Ulaş Başkan ile çevre, kentsel dönüşüm konularında pek anlaşamıyoruz ama Eskişehirspor konusunda mutabıkız. Eskişehirspor’un iyi yolda gitmesi ve iyi bir yere gelmesi konusunda herkes hemfikir. Bu, şehrin dinamiklerinin bir araya gelip el ele vermesi açısından çok önemli. Eskişehirspor için çok önemli.
Eskişehirspor’da herkes kongre üyesi olabilir, herkes başkan olabilir. Burada din, dil, parti fark etmez. Sadece renklerimiz önemlidir. Siyah ve kırmızıya aşığız. Onun için gerisi teferruat.
Daha önceki kongrede ve birkaç kez daha sağ olsun belediye başkanımız, bizi sezon başında toplamıştı. Hep birlikte Eskişehirspor’la ilgili ne yapabiliriz, konuştuk. Orada da anlattım. Bu konuyu burada da konuştuktan sonra bir daha konuşmak istemiyorum. Çünkü konuşuyoruz, konuşuyoruz ama bir arpa boyu ilerleyemiyoruz maalesef.
Eskişehirspor’un ileriye dönük kurtulması, daha iyi olması ve her seferinde buraya gelip borç konuşmamak için Eskişehirspor’un şirketleşmesi lazım. Bu şirketleşme mutlaka yapılmalı. Bu konuda hem Büyükşehir Belediye Başkanımız hem diğer belediye başkanlarımız, partiler, herkes mutabık. Ancak artık bir adım atmamız gerekiyor.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanımız anlattı. 4 önceliğimiz vardı. İkisini hallettik. Ama diğer ikisini halledemedik. Başarı, bundan sonra verimlilik ve kurumsallıkta yatıyor. İster kulüp olun, ister şirket, ister belediye. Kurumsallık ve verimlilik olmadan başarı mümkün değil.
Şirketleşme konusunu somut bir noktaya çevirmeliyiz. Benim önerim şu. Bu şirketin hisselerini belli bir fiyattan belirleyerek başlamak. Önce değerleme yapılmalı. Başlangıç olarak 300 milyon lira gibi bir rakam düşünüyorum. Bunu 100’e böldüğümüzde, 3 milyon lira bir hisse eder. Bu hisselerin ileride başka ellere geçemeyeceği, çoğunluğu alan kişinin Eskişehirspor’a tek başına sahip olamayacağı bir hukuki yapı oluşturmalıyız. Hukukçular bunu bilir. Ben hukukçu değilim ama prensip olarak başlarken bu şirket kurulur, 300 milyon kasaya koyulur. Muteber, namuslu, dürüst, Eskişehir sevdalısı bir yönetim kurulu oluşturulur. Bu yönetim kurulu süreci yürütür.
Bu 300 milyon, mevcut borçların kapatılması için yeterli olabilir. Ancak Eskişehirspor’un Süper Lig’e çıkma isteği de var. Bunu hepimiz istiyoruz. Bunun için de sermaye ihtiyacımız olacak. Bu doğrultuda Eskişehir’in imar sınırına yakın, büyük ovaya girmeyen bazı tarlaların (tamamen Eskişehirspor’un malı olacak şekilde) imara açılması gerekiyor. Bu konuda meclislerde oy birliğiyle karar verilmiş imar planları var.
Ben daha önce de söyledim. Aileden kalan bir tarlamı bağışlayacağım. Kaç para olursa olsun, ister 10 milyon, ister 50, ister 100 milyon... Ben bağışlayacağım. Benden daha zengin iş insanları da bağışlayacaktır.
Eğer 1000 daire Eskişehirspor’a kazandırabilirsek bu çok büyük bir iş olur. Hem şehrin konut sorununa katkı sağlar hem de kulübe kalıcı gelir olur. Bunun için yaklaşık 3 bin dairelik bir konut alanı yaratmak gerekir. Ve bu alanlar kulübe hiçbir maliyet olmadan bağış yöntemiyle kazandırılmalı. Tahmini olarak 300 dönüm bir alandan bahsediyoruz. Ama bu alan değerli olmalı. Dağın başında değil, şehrin gelişen yerlerinde olmalı.
İstanbul’daki örnekleri hatırlayın. Beşiktaş’ın antrenman sahalarının yerinde şimdi Acıbadem Hastanesi, Migros, rezidanslar var. Galatasaray’ın Ali Sami Yen Stadı’nın yerinde şimdi otel var. Yeşilköy’deki tesisleri konut alanına dönüştürüldü. Bu gibi örnekleri biz de Eskişehir’de uygulayabiliriz.
Benim fikrim doğru olmayabilir ama şirket kurulduğunda 300 milyonluk bir sermaye ve bin adet tapulu daire kulübün geleceğini kurtarır. Örneğin, 3 bin dairelik bir imar alanı yaratılır, yüzde 30’u müteahhite verilir, bin daire kulübe kalır. Beş milyon liradan satılsa 5 milyar lira gelir elde edilir. Burada devletin, belediyenin kasasından bir kuruş çıkmaz. Sadece şehrin ileri gelenlerinin katkısıyla olur.
Ben hükümetin bir milletvekili olarak bu projede her türlü riski almaya hazırım. Diğer arkadaşlarımızla birlikte bu çalışmaları hızlıca yapabiliriz.
Eski yönetici alacakların silinmesi çok önemli. 2 senedir ben de para veriyorum. Geçen sene 2 milyon, bu sene 3 milyon lira verdim. Transfer için ne lazımsa karşılıyorum. Ama alacak listesinde adım görünmüyor. Çünkü bağış yapıyorum. Eskişehirspor’a verilen bu paralar artık borç olarak verilmemeli. Zaten zor durumda olan bir kulübe borç olmaz.
Alacakları olan arkadaşlarımızdan rica ediyorum. Eğer büyük bir maddi sıkıntıları yoksa bu borçları silsinler. Bu 20-30 milyon lira civarında bir meblağ. Kulüp bu yükten kurtulmalı.
Ayrıca stattan gelen 22 milyon liralık bir gelir var. Bu önemli bir gelir. İleride bu geliri artırmak için stat çevresindeki arazilerde ve altındaki alanlarda Eskişehirspor için kalıcı gelir projeleri geliştirilebilir. Benzin istasyonu, alışveriş alanı, outlet gibi işletmeler yapılabilir.
Bu iş siyasetle yürümemeli. Herkesin Eskişehir’de ne olduğunu herkes biliyor. Bu konu üzerinden siyaset yapmaya gerek yok. Hep birlikte bu işi çözeceğiz. Eskişehirspor’un dini, dili olmaz. Sadece siyah ve kırmızı. Bu renklere aşığız. Hepinize çok teşekkür ediyorum. İnşallah seneye yine bir kupayla burada oluruz.”